''Ülke ve dünya olarak çok özel ve zor günlerden geçiyoruz. Pek çoğumuzun evlilik yıl dönümleri, milli bayramlarımız, dini bayramlarımız, doğum günlerimiz karantina altında geçiyor. Anneler Günü de bu özel günlerden bir tanesi ve belki de en özeli... Annelik koşulsuz sevgi ve fedakarlık denilince ilk akla gelen kavram. Hepimiz için annelerimiz çok önemli olsa da anneler için evlatları ve torunları çok daha önemlidir. Annelik daha hamilelikte salgılanmaya başlanan sevgi ve bağlılık hormonu dediğimiz oksitosinle birlikte henüz doğum gerçekleşmeden önce başlayan ve ömür boyu sevgi ile devam eden çok kutsal bir süreçtir. Anne daha bebeğinin yüzünü görmeden onunla konuşur, onu sever, ona şarkılar söyler, doğumla birlikte bebeğini kucağına alıp emzirmeye başladığında bu sevgi hormonu daha da yükselir. Kaç yaşında olursak olalım hepimizin annemizin koşulsuz sevgisine, bizi koruyup kollamasına ihtiyacımız vardır. Şimdi de onların bizim korumamıza ihtiyacı olduğu bir süreç içerisindeyiz. Yıllarca fedakarca hayatın içinde önce çocukların daha sonra torunların ihtiyaçları için gönüllü olarak koşuşturan ve belki de bu koşuşturma içerisinde kendisini unutan annelerimizin kendine dönüp daha çok bugün kendimi nasıl hissediyorum demesi gereken günlerdeyiz. Biz millet olarak zaten çok duygusal bir milletiz. Annelik bizim için çok kutsaldır. İçinde bulunduğumuz mübarek Ramazan ayı, bu zorlu süreç ve Anneler Günü bir arada olunca belki bu duygusallık daha da artacaktır. Ancak önceliğimiz annelerimizin sağlığı olmalı ve onlar için onlardan uzak durmamız gerekiyor. Nasıl bir anne çocuğu için hiç düşünmeden uykusuz kalarak bin bir türlü fedakarlıkla onu büyütüyor, bir tehlike hissettiğinde çocuğu için kendini feda edebiliyorsa şimdi de çocuklarının annelerini korumaları gereken bir süreçteyiz. Annelerimizle daha uzun yıllar sağlıkla yaşayabilmemiz için bir süre daha ayrı kalmamız , özlemimizi telefonla gidermemiz gerekiyor. Bir çocuğun annesiyle kurduğu sağlıklı bağlar aslında ileride onun kim olacağını da belirliyor. Şuanda özlediğiniz bir anneniz varsa kendinizi şanslı hissetmeli ve anneniz için sağlığınıza dikkat etmelisiniz. Ben bu anneler gününde çocuklarımla sağlıklı olan sosyal mesafede evimde olacağım. Toplum olarak bizi biz yapan değerlerin başında birbirimize duyduğumuz gönül bağımız vardır. Önemli olan gönül bağlarımızın sıkı ve bir arada olması. Bu kısa süreli ayrılıklar bizi birbirimize daha da bağlayacaktır. Çocuklara bir anne olarak tavsiyem bu zorlu günleri kendi hayatları için fırsata çevirmeleri yönünde olacak. Kendilerine ve ailelerine daha çok vakit ayırsınlar. Kitap okusunlar, annelerine anneler gününde, ‘anneciğim seni seviyorum’ desinler. İnanın bir anne için bundan daha büyük bir hediye olamaz. Ben de sizin aracılığınızla bize hayat veren, koşulsuz sevgi ile büyüten tüm annelerimizin anneler gününü sevgiyle kutluyorum.''