Uzun zamandır beklediğim seyahati nihayet gerçekleştirdim. Şanlıurfa'nın kültürel zenginliklerini keşfetmek için, Hilton grubunun son yatırımlarından birini görmek üzere davetlisi olarak Urfa’ya uzun bir aradan sonra gelebildim.



DoubleTree by Hilton Şanlıurfa'ya varışımızda, şehrin modern yapılaşmalarının yanı sıra otelin etkileyici mimarisi ve samimi atmosferi bizi karşıladı. Bu otel, şehrin turistine segment atlatıyor. Modern binanın büyüklüğü ve lüks detayları, şehirdeki lüks turizme yeni bir boyut kazandırdığını gösteriyor. Lobide vakit geçirdikçe dikkat çeken en ince detaylar ve güler yüzlü hizmet kalitesi, konukları bir yandan evlerinde gibi hissettiriyor diğer yandan da unutulmaz bir hizmet deneyimi sunarken memnuniyet katlanarak artıyor.



Özellikle otel restoranı, başlı başına konu edilesi, yeme içme sektörü için şehirde kültür turlarına imza atacak bir başarı hikayesi. Yöresel lezzetlerle markanın özgün tatlarını bir araya getiriliyor olması dev çatı markayı bu şubesinde benzersizleştiriyor. Şeflerin ustalığıyla hazırlanan yöresel yemekler, konukları adeta mest ediyor ve otelin kültürel bağlarını vurguluyor.



Kültürel bağ demişken, otelin iç dekorasyonundaki yerel sanat eserleri de damak zevkine görsel şölen sunuyor. Şanlıurfa'nın zengin kültürel mirasına saygı gösteriyor ve konuklara benzersiz bir deneyim sunuyor.


Şefin köftesi, fıstıklı kebap, boraninin yanı sıra kahvaltı ve brunch’larında ne yiyeceğinizi şaşırıyorsunuz. Her şey birbirinden lezzetli. Yalnız Şanlıurfa’nın yerel peyniriyle yapılan peynirli helvayı kelimelerle ifade etmek zor, görsellemeleri ve damağımızdan yüzümüze yansıyan ifadesiyle betimlemek belki ancak mutlaka denemelisin hissini geçirir. Şanlıurfa’nın üç dinin kuruluşundaki yerini bir kez daha hatırlatan Yahudi köftesi mesela harika bir başka deneyimimdi.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR