HTKULUP aşağıdakileri yapmak üzere kişisel verilerinizi kullanmak için izninizi istiyor:
- Kişiselleştirilmiş reklamlar ve içerik, reklam ve içerik ölçümü, izleyici görüşleri ve ürün geliştirme
- Bilgileri bir cihazda depolamak ve/veya onlara cihazdan erişmek
Yaklaşık 2 sene önce talihsiz bir ATV kazası sonrasında 17 yaşındaki oğlu Alp Şen’i kaybeden Begüm Şen bu zor günleri ailesi ve sevdiklerinin desteğiyle atlatmaya çalışıyor. Oğlunun başlattığı Alp Şen İyİlik projesi kapsamında, İstanbul Tıp Fakültesi Alp Şen Doku Tipleme ve Genetik Araştırma Laboratuvarı’nın açılmasıyla oldukça mutlu ve oğlunun bıraktığı sosyal sorumluluk projesini tamamlanmasında rol oynayan Begüm Şen ilk kez konuştu. Şen, kaza sonrasından bugüne yaşadıklarını ve bilinmeyenlerini HT Kulüp Yazı İşleri Müdürü Reşit Özet’e anlattı.
Giriş: 30 Mayıs 2016 Pazartesi
Röportaj: Reşit ÖZET
*Yaklaşık 2 sene önce oğlunuz Alp Şen'i talihsiz bir kaza sonucu kaybettiniz. Çok zor dönemler geçirdiniz, bu günlerinizde yanınızda kimler vardı?
Tabii ki bu dönemi hiçbir zaman geçirmek mümkün değil. Ben kendimi Alp her zaman yanımda diye düşünerek iyi hissemeye çalışıyorum. Bizim için geçecek bir şey değildir. Bu dönemde yanımda olan çok yakın arkadaşlarım, ailem bana çok büyük destek oldular. Benim için hepsi birer melektir, hiçbir zaman yaptıklarını unutamam. Zor bir süreç, her zaman devam ediyor. Ama Alp'in bizimle ve kurduğumuz vakıfta benim onu yaşatmama destek olucak diye düşünüyorum.
*Oğlunuz Alp Şen’in hayata geçeirdiği Alp Şen İyİlik projesi nasıl start aldı?
Bilindiği gibi Alp, yaklaşık 2.5 yıl önce 2013 yılının Kasım ayında Biyoloji Öğretmeni Ceyda Yılmaz'ın önderliğinde arkadaşlarıyla birlikte çok önemli bir proje için yola çıktılar. Anemi, Losemi gibi kan hastalıklarının ileri evrelerinde kemik iliği nakli için gerekli olan doku tipleme analizini gerçekleştirecek kitleri almak için heyecanla büyük bir istekle çalıştılar. Bu bizim için çok önemliydi. Çünkü Alp'inde böyle bir duygu ve yaklaşımla birilerine yardım etmek için böyle bir yola çıkması hakikaten mutluluk vericiydi. Arkadaşlarıyla beraber buna bütün zamanlarını ayırdılar. 1 sene boyunca Pazartesi ve Cuma akşamüstüleri arkadaşlarıyla grup olup, İstanbul trafiğinde böyle bir yola düştüler. Bu kütler için bir kaynak toplamaya çalıştılar. Hatta tişört ve capcake satışları vardı. Buna sizde medya olarak katılmıştınız, hep beraber kermeslerde destek olmuştuk. O zamanlarda 200 TL'ye alınan kitleri değer vererek herkese tişört satalım diyerek, yola koyuldular. Şuan da ben oğlum Alp'inde bizim yanımızda olduğuna inanıyorum. Böyle güzel bir adım atılmış oldu. Bizim için önemli gün olan 24 Mayıs, Alp Şen Doku Tipleme Labarotuvarı'nın açılışı gerçekleştirildi. Bu benim için çok gurur vericidir. Alp ve arkadaşları o zamanlar güzel bir tohum ektiler, bu tohumun yeşermesinde herkes güç birliği yaptı. Bu tohumlar sağlığına kavuşan her yeni hayatta yeşermeye devam edicek. Bütün kalbimle buna inanıyorum. Bu resmi tamamlayan projeye gönül veren, destek olan insanlara, sizler sayesinde sağlığına kavuşan her çocuk bizim için çok büyük bir mutluluk kaynağıdır. Alp'in bu yüce misyonunu sürdürmeyi görev biliyor ve yeniden yaşama şansı sağlayan her çocuğa onun bize bıraktığı bu görevi başarma yolunda bir adım daha attığımıza inanıyorum. Alp Şen projesine bugüne kadar destek vereni emeği geçen herkese, vakfın kuruluşunda bizden desteğini esirgemeyen tüm değerli dostlarımıza 'İyiki varsınız, her zaman yanımızda olursunuz' diyerek teşekkür etmek istiyorum.
*Bu zor günlerinizde sağlık anlamında psikolojik yardım aldınız mı?
Tabii ki yardım aldım. Doktorumuz da çok iyi bir doktordu, bir takım şeyler zaten yardım almadan kolay üstesinden gelinmiyor. Bu hayat boyu sürecek bişeydir. Hayat boyu da yardım almak mümkün değil ama ben kendimi iyiliklerle, yapılan güzelliklerle ve ailemle ayakta tutmaya çalışıyorum.
*Hayatınızın şu an hangi dönemindesiniz? Oğlunuz Süha Can’ın hayatta oluşu sizi ayakta tutuyor sanırım?
Küçük oğlum Can 14 yaşında oldu. Beni hep mutlu ve güler yüzlü görmek istiyor. Üstüme çok titriyor. O da zor günler geçirdi ve geçiriyor. Hiçbir zaman bizim için geçici bir olay olmayacaktır. Ama birbirimize destek olarak bugünlerin üstesinden gelmeye çalışıyoruz.
*Geçmişe dönüp baktığınızda yaşadığınız hayat size acısıyla, tatlısıyla neler öğretti?
Çok şey öğretti. Artık 2 sene önceki Begüm Şen değilim, öyle düşünüyorum. Ömrümden ömür gitti, bunu şuan kelimelerle detaylandırmak, mümkün değil.
*Arkadaşlığa ve dostluğa ne kadar önem veren biri olduğunuzu biliyoruz. Arkadaşlarınızın size desteği hangi yönde oldu?
Hiç zaman ayrımı yapmadan, beni güçlü ve mutlu görmek istedikleri, her daim yanımda oldukları ve beni sevdikleri için onlara teşekkür ediyorum. Gerçekten kusursuz dostlarım ve kardeşlerim var.
"Küçük oğlumun hayatında Alp'i hep yaşayacağız"
*Uzun süre Amerika'nın Los Angeles eyaletinde kalarak herşeyden uzak kaldınız. Ailece bir süre Amerika'da kalmak size iyi geldi mi?
Zaten 9 senedir gittiğimiz bir ülkedir Amerika. Ayrıca oğlum Alp'in de okula başlamak istediği ve bunun üzerine programlar yaptığımız ülkedir, şu anda küçük oğlum Can bu hayelleri gerçekleştirecek. Bizde ona bu konuda destek oluyoruz. İnşallah küçük oğlum Can'ın hayatında da Alp'i hep beraber yaşayacağız.
*Bundan sonra küçük oğlunuz Can'ın ATV motor ve motorsiklet kullanmasına izin verir misiniz?
Her şekilde herkesin başına bir olay gelebilir. Bugün arabayla kaza yapan bir insana da bişey oluyor ya da olmuyor. Ben bunun hiçbir şeyle ilgili olduğunu düşünmüyorum.
*Sosyal sorumluluk projelerine olan katkınız devam edecek mi?
Sosyal sorumluluk projelerinde her zaman yer almaya çalıştım. Büyük bir zevkle katıldım. En son oğlum Alp, bu olaylara girdikten sonra kendisi de büyük bir zevkle 'Anne herkese yardım edelim' dedi. Hatta oğlumla beraber 'Çocuklar aşkına' defilesine çıkmıştık. O zamanlar hiç istemezdi resiim çekilsin, ilgilenilsin... Basından kaçardı. Bunlar beniö için güzel hatıralardır. Ne zaman ki yardıma başladı, kermeste bile 'Anne gel yardım et bize, resim çekilsin, satış olsun. Sosyal sorumluluk projelerinde bende defilede bir katkıda bulunayım. Bunu yazıyım, anlatıyım' diye bir şeye karıştı. Ben oğlum birlikte Sosyal sorumluluk projelerinde yer almaktan hep gurur duydum. Şuanda da Alp Şen Vakfı'na yoğunlaşıp, bu vakfı sürsürmeye ve Sosyal sorumluluk projelerine destek olmaya devam edeceğim.
*Küçük oğlunuz Süha Can ile birlikte tekrar herhangi bir sosyal sorumluluk projesinde podyuma çıkma teklifi gelse, çıkar mıydınız?
Sosyal sorumluluk projeleri adına elimden gelen herşeyi yapabilirim. Şuan hazır olduğum bir şey değildir ama ilerde oda isterse olabilir. Küçük oğlumun da zamana ihtiyacı var, hepimiz kendimizi birazcıkta olsa tedavi etmeye çalışıyoruz. İnşallah yarın, öbür gün olmayacak bir şey değildir.
*Son zamanlarda nasıl dinleniyorsunuz? Ailece neler yapıyorsunuz?
Ailecek birbirimizin yaralarını sarıyoruz. Birlikte olmaktan çok mutluyuz. Alp'inde her zaman bizimle olduğuna inanıyorum. Küçük oğlumla yaptığımız herşey de onu anıyorum. Ailecek beraber olmak insanı tedavi ediyor diye düşünüyorum. Aile çok önemli. Özellikle annem, babam, kardeşim, benim ailem ve Adnan'ın ailesi bizi hiçbir zaman yalnız bırakmadılar. Her zaman bize destek oldular. Gerçekten annem ve babamında hakkını ödeyemem. Allah onları başımızdan eksil etmesin. Bana ve oğlum Can'a gerçekten ilaç gibi geliyorlar.