X

Röportaj: Reşit ÖZET

Fotoğraflar:Onur Aydın

*Erhan Bey, golf tutkunuz nasıl başladı?

11 sene önce başladı. Maslak'ta IGK vardı. O zaman ilk defa bir kulübe gitmiştik, üye ol dediler. Nasıl üye olacağımızı düşünürken, 2 yıllık vade yapıyoruz dediler. Bizde üye olduk, o kadar para ödeyince dedik ki maliyeti düşürelim. Ne kadar çok oynarsak o kadar çok ekonomik olur. İlk başlangıcımız böyle oldu. İki arkadaş başladık zaten, ondan sonra da çok sevdik. Tutku haline geldi, şimdi de önemli bir hobimiz oldu. Hafta sonları bizim kafamızı dağıtıyor, biraz farklı dünyalara gidiyoruz. Arındırıyoruz kendimizi.

*Golf oynamak nasıl bir his?

Pek his olmuyor, his olmadığı içinde seviyorsunuz. Hiçbir şeyi düşünmüyorsunuz. Kendi başınıza kalıyorsunuz. İş, güç, ev, dertler ve sıkıntıların hepsi gidiyor. O anda sadece önünüzdeki ufacık topa konsantre oluyorsunuz. Zaten arkadaşlarınızla sohbette ediyorsunuz, o sizi baya bi değişik dünyaya götürüyor. Golfun özelliği de bu zaten.

*İşlerden arınıyorsunuz dediniz ama çoğu işadamı da golf sahasında büyük işler bitirildiğini söyler. Bu doğru mu?

Doğrudur. Özellikle Batı'da, Amerika'da ve Avrupa'da çok yaygındır. İş dünyası bazı işlerini konuşmak için golf sahasına çıkar. Bunun amacı şudur; 4-5 saat biriyle golf oynadığınız zaman o insanla iş yapıp yapılmayacağını hemen anlarsınız. Hiç tanımadığım biriyle ben 4 saat golf oynayayım, ben o kişiyle ne kadar iş yapılmaz ve nasıl biri hemen anlarım. Gerçek karakterleri ortaya çıkıyor.

*Golf oynarken yeni arkadaşlıklarınız olmuştur. Belki de arkadaşlığınızın bittiği de olmuştur.

Arkadaşlığımızın bittiği olduğunu söyleyemem ama, yani biz zaten belli arkadaşlarla hep oynarız. Birbirimizi tanıyoruz ve arkadaşlığımızı daha çok pekiştiriyoruz.

*Ülkemizdeki golf ile yurtdışındaki golf arasında farklılıklar neler?

Yurtdışında 34.000 saha var. Bunun en büyük bölümü Amerika'dadır. Sadece İngiltere'de 2000 saha var. Malezya'da bile 10 tane saha var. Ülkemiz saha konusunda ne yazık ki zayıf. Antalya'da çok var. Bu yüzden Antalya'daki golf sahalarının olduğu bölge en çok turist çeken yerdir. Bence Antalya'daki sahalar Avrupa'nın en iyi sahalarıdır. Dünyanın her yerinde golf oynayabilirsiniz ama bu bir tecrübedir. Golf, dünyanın her yerinde yapılabilecek bir spordur. Türkiye yeni yeni bunu keşfediyor.

 

 

*11 senedir golf oynuyorsunuz, bu seneler içinde anılarınız çok olmuştur. Aklınıza gelen var mı?

Bir keresinde en yakın dostum topa vurdu, dere vardı. Dereye giderken topun arkasından koştu, ve dereye atladı. Ama topu yakalayamadı. Çok güzel bir anıdır. Bunu unutamam mesela. O zamanlar golfe yeni başlamıştık.

*Golf sporunun ülkemizde yaygın olmamasının sebebi, çok pahalı olması mı?

Golte saha pahalı. Şöyle ki, standart golf sahası için 600 dönüm yerinizin olması lazım. Golf sahası yapan para kazanamaz. Dünyanın hiçbir yerinde golf para kazanmak için yapılmaz. Dünyada tek para kazanılabilecek saha Miami'deki Donald Trump'ın sahasıdır. Orada ben golf oynadım. Dolayısıyla arsa kıymetlidir. Saha yapmak zor değil, İstanbul gibi bir yerde konumlandıramıyorsunuz. Onun içinde bir türlü gelişemiyoruz. Çünkü sahamız yok.

*Yeni başlayanlara ne gibi tüyolar verirsiniz?

Yeni başlayanlar beraber vakit geçirmesi için bir dostunu bulması lazım. Başladıktan sonra mutlaka Antalya'ya gitmesi lazım. Bu tecrübeyi Antalya'da yaşaması lazım, zaten yaşadıktan sonra bir başka spora gireceğini zannetmiyorum.

*En çok birlikte oynamaktan keyif aldığınız arkadaşlarınız kimler?

Bizim takım belli. Kıvanç Oktay, Ali Nuri Türker, Erdem Kıramer, Yıldırım Demirören. Bu bizim kuvvetli grubumuz. Biz bütün turnuvalara ben, Ali Nuri Türker ve Kıvanç Oktay gireriz. Daha da çok arkadaşlarımız var tabii. Zaten bizim takımımızın ağırlı Beşiktaşlı'dır. Hepimiz Beşiktaşlı'yız. Tarafsız formalarımız da var tabii…

*Beşiktaş sevginiz gençlik yıllarınızdan geliyor. Tribünleri özlediğiniz zamanlar oluyor mu?

Geçmiş her zaman insanın özlemidir. İnsan çocukluğunu, gençliğini özler. Onların bir parçası olarakta tabii tirübünleri özlememek elde değil. İnsanın en değişik anılarının yaşandığı yerdir o tirübünler. Daha doğrusu özgür olduğu yıllardır. İstediğin gibi bağırıyorsun ve enerjin var. Yıllar geçtikçe bu özlemler artıyor.

*İleri baktığımızda tekrar yöneticilik, başkanlık var mı?

Şuanda öyle bir düşüncem kesinlikle yok.

*Aynı zamanda örnek evliliğiniz ile ön plandasınız. Bunun sırrı nedir?

İnsanlar birbirine nezaket ve saygı gösterirse, dost olabiliyorsa bu her zaman sürdürülebilir diye düşünüyorum.

*Erhan Bey, iki oğlunuzdan biraz bahseder misiniz?

Biri 24, diğeri de 26 yaşında. Büyük oğlum yurtdışında çalışıyordu. Türkiye'ye yeni geldi. Burada kendi ofisini kuruyor. Yurtdışında bazı gayrimenkul işleriyle ilgileniyor. Küçük oğlum şuan da Londra'da kurumsal bir şirkette çalışıyor. Aynı zamanda kendisinin ‘Yeni Bir Lider’ diye bir derneği ve internet gazetesi var. İki oğlumda kendi işlerini yapıyor. Bizimle pek ilgileri yok. Kendi hedefleri doğrultusunda ilerliyorlar.

 

 

'Önemli insan olmak için değil, değerli olmak için çalışın'

*Yıllardır iş dünyasındasınız, oğullarınıza neleri aşılıyorsunuz?

Çocuklarıma ve gençlere söyleyebileceğim en önemli şey, hiç önemli bir insan olmaya çalışmayın ama mutlaka değerli olun. Hayattaki önemli insanları kimse hatırlamaz ama değerli insanları herkes hatırlar. Her zaman kendi çevrelerinde değerli olmayı bilmeleri gerekiyor. Kendi hesaplarını ve kendi bütçelerini yapmalıdırlar. Kimseye güvenerek yola çıkmamalıdırlar ve en önemlisi herkesin düşüncelerine saygı duymalıdırlar.

*Golfün haricinde neler sizi dinlendirir?

Ben diğer sporlara da meraklıyım. Plates yapıyorum. Yazında iyi yüzüyorum. Çok hafif bir sanat merakım vardır. Yurtdışında bazen müzeler gezerim. Türkiye'de sevdiğim sanatçılar vardır, onların eserleriyle ilgilenirim. Futbol tabii her zaman çocukluğumdan beri tutkumdu. Eskiden futbol oynardık ama şuan yapamıyoruz. Eskisi kadar futbol tutkum yok. Uzun zamandır futbol maçlarına gitmiyorum. Bir tek Milli takımın maçlarına gidiyorum.

*Çocukken hayalini kurduğunuz meslek neydi?

Çocukken futbolcu olmak çok istiyordum. O zamanlar öyle bir hayalim vardı. Çocukken evden kaçıp gizli gizli Adanademirspor'un maçına giderdim. Orada kaçak oynardım. O zamanlar amatör oynadık tabii...

*Geçmişe dönüp baktığınızda keşkeleriniz var mı?

Keşke şunu yapsaydım, bunu yapsaydım demedim. Heralde bütün hayatımda istediğim her şeyi yaptım diye düşünüyorum.

*Golf sahası dışında iş hayatınızdaki prensipleriniz nelerdir?

Ben kızgın, sinirli bir karakter değilim. İnsanların hatasına çok toleransım vardır. Çünkü insanın diğer canlılardan ayıran en önemli özelliği, hata yapmasıdır. Önemli olan o hataları düzeltebilmektir. Çünkü hatalar ve yanlışlar aynı zamanda fırsattır. Bu dostlukta da böyledir. İş hayatında da hatalardan öğrenmeyi seviyorum. Hiç keskin kurallarım yoktur.