Röportaj: Hakan YAĞCI

Fotoğraflar: Onur AYDIN



“Her Şehri Ünlüsüyle Geziyoruz” projenizi anlatır mısınız?

'Her Şehri Ünlüsüyle Geziyoruz' projemiz çok yeni bir proje. Büyük bir keyifle başladık bu projeye sağ olsunlar adında anlaşılabileceği gibi ünlülerle geziyoruz sanatçı dostlarımızdan çok büyük destek alıyoruz bu projede. Amacımız şuydu; hemen onu açıklayayım size. İç turizme bir canlılık getirebilmek. Sanatçılarımızın desteği inanılmaz çünkü onlarla beraber gezersek şehirleri dedik ki daha da popüler olur bu geziler. Daha da çok arayanı olur, daha da soranı olur ve artı bir katma değeri olur. İnsanlarımız biliyorsunuz Türk insanın da sanatçılara karşı böyle güzel bir tepki var. Onlarla beraber olunca hem onlar keyif alıyorlar hem de sanatçı dostlarımızın katkısı oluyor. İlk Bursa’yla başlamıştık. Daha doğrusu o proje kapsamında değildi ama Eser Yenerler de gördük bu etkiyi ve ne kadar güzel. Ondan sonra dedik ki biz bunu bütün şehrimize yayalım dedik ve iki tane ilimizi gezdik bu arada.

Rotayı nasıl belirliyorsunuz?

Biz bu projede Saffet Emre Tonguç’la birlikteyiz. Beraber oturduk ilk beş ilimizi belirledik. Denizli arkasından Şanlıurfa’ya gittik. Şimdi Diyarbakır’a geçiyoruz. Diyarbakır’ın ardından Nemrut Adıyaman gelecek ve Isparta olacak. Gül hasadına denk getiriyoruz o yüzden çok keyifli çok güzel geçecek.

Bu fikir nasıl oluştu?

Hepimiz Türkiye’yi biliyor muyuz? Önce bunu soralım. Fikir aynen buradan gelişti. Çünkü bende dönüp kendime baktığım zaman önce insanlar bir öz eleştiri yapsınlar ben kendi öz eleştirimi kendim yaptım. Acaba dedim ''Ben kendi vatanımı kendi ülkemi ne kadar iyi tanıyorum ve ne kadarını gezdim?' Yüzde 30’unu ancak. Belki o kadarını bile değildir inana biliyor musunuz? Benim gibi milyonlarca insan bu durumda. Doğudaki batıyı bilmiyor batıdaki doğuyu bilmiyor. Gezip görmek lazım öncelikle kendi vatanımızı önce Türkiye’mizi. Buna ben bir önderlik edeyim. Öncesinde de arkadaşlarımın bana dediği bir şey vardı. Diyorlardı ki Pervin bizi bir yerlere götür gezdir bizi. Zaten yaklaşık 20 yıldır eşimle birlikte ETS tur bizim firmamız biliyorsunuz. Turizm işi yapıyoruz tur şirketimiz var ve şimdi tur şirketi olup da Türkiye’yi gezmezseniz bu da yanlış. Ben kendi eksiğimi kendim gördüm. Önce dedim ben gezeyim ülkemi. Bende gezdikten sonra tanıtayım. Arkadaşlarım da madem böyle bir şey istiyorlar o zaman onları da katayım işin içine. Proje farklı gelişti onları katarken sanatçıları da katmak istedik, daha çok duyulsun istedik açıkçası. Çok güzel de gidiyor. Biz gittiğimiz şehirlerde çok uzun kalamıyoruz. Baktığınız zaman bir şehri tanımak ve tanıtmak için belki de en az 5-6 gün ya da bir hafta mutlaka gerekir ama bizim seyahatlerimiz iki veya üç günlük oluyor. Biz orada şehirlerin İl Kültür ve Turizm müdürleriyle iletişime geçiyoruz. Türkiye’yi tanıyalım. Müthiş bir dokuya sahibiz. Kültürel zenginliklerimiz o kadar fazla ki, doğal zenginliklerimiz o kadar çok ki... Bize bırakılan bu miras, bu vatan bence biz çok şanslıyız. Gezdikçe gördükçe bunu anlıyorum. O zaman demek ki herkesin gezip görerek bunu anlaması lazım. Yoksa öteki türlü tabii ki bakıyoruz. Artvin ne kadar güzel, Şanlıurfa ne kadar güzel diyoruz gördüğümüz fotoğraflardan ama gidip orada birebir yaşayınca, bir de o yörenin insanına dokunmakta çok önemli. Mesela biz çok güzel karşılanıyoruz. Bizde misafirperverlik bence dünyada bir numara. Türklerin üstüne misafirperver bir ulus olamaz.



Turizm sektörünün içindesiniz ve geziyorsunuz. Sizce eksiklerimiz neler?

Biz gözlemlerimizi olabildiğince hem yazılı şekilde hem de zaten bakanlara da iletiliyordur. İlgili insanlara da iletiyoruz. Tabii bunlar büyük operasyonlar olduğu için devletimizin el atması gereken şeyler ve hiç merak etmeyin devletimiz gayet güzel bu konuda çalışıyor. En büyük eksiklik tabii ki tesislerin azlığı. Kaliteli ve güzel tesisiniz varsa eğer turiste alnınız ak yüzünüz pak bir şekilde turiste gel çağrısı yapabilirsiniz. Çok güzel tarihi yerlerimiz var çok güzel ören yerlerimiz var. Göbeklitepe mesela müthiş. Bugün baktığınız zaman Roma’yı Colessum’u 25 milyon kişi ziyaret ediyor diye geçen bir yerde duydum. Bence bu sayıyı Göbeklitepe yakalar. Göbeklitepe bugün tarihin sıfır noktası. 12 bin yıllık bir medeniyetin açığa çıkarılmış halidir. Bu zaten duyup da açıkladığınız zaman reklamlarını yaptığınız zaman Şanlıurfa’ya gelecek olanların sayısını hayal bile edemiyorum. Ama tabii ne yapacaksınız? Bunun için gerekli alt yapının, gerekli tesislerin, konaklama yerlerinin, restoranlarının her şeyin çok düzenli bir şekilde oluşması gerekiyor ki insanlar mutlu ayrılsınlar. Bunları da tabii ki büyüklerimiz düşünüyorlar.

Yine okul yapmayı planlıyor musunuz?

Evet en büyük amacım o zaten. Ben Bizim Çocuklarımız Derneği’nin Yönetim Kurulundayım. Başkan yardımcılığı görevini yürütüyorum. Şimdi 3. anaokulumuzu da açtık. 4. okulumuzun temelleri atıldı. Böyle sayılarımızı arttırarak gideceğiz. O yüzden bu projenin sonunda bir okulda biz açarız. Bütün gelirimizi Bizim Çocuklarımız Derneği’ne bağışlayacağız. Gezdikçe, çocuklarımız için yeni okullar açacağız.

Bu projenizin ekibinde kimler var?

Bu projemizde biraz kalabalık bir ekip var. İki bacaklı bir proje bu. Rotahane ve Secret Seven Travel birlikte yürütüyor. Rotahane ekibi olarak biz daha çok sanatçıların ayarlanması gelecek listeye dahil edilmesi, hangi şehre gidiyorsak örneğin Diyarbakır’a gidiyorsak Diyarbakır’lı ünlü sanatçılarımızın organizasyonu onların tüm yol ve konaklaması vs. tüm o sanatçı organizasyonu ve rotaların belirlenmesi Rotahane'de. Turlara katılımda biz insanları da davet ediyoruz. İşin gezi bölümünü de Secret Seven üstlendi. Biz bu projeyi kendi gelirimizle yapıyoruz. Gelen kişilerden belli bir tur ücreti alıyoruz. Sanatçılarımıza biz davet ediyoruz ve onların bütün masraflarını biz karşılıyoruz. İlerde projemiz iyi yerlere giderse sponsor firmamız da olabilir. O zaman Bizim Çocuklarımız Derneği’ne vermemiz için daha çok paramız olur.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR