Çarmıklı İnşaat İcra Kurulu Başkanı Osman Çarmıklı işindeki başarısının yanı sıra sosyal yaşamıyla da ön plana çıkan bir isim. Davetlerin protokol isimleri arasında yer alan Osman Çarmıklı, iş hayatından, özel yaşamına kadar bilinmeyenlerini HT Kulüp Yazı İşleri Müdürü Reşit Özet'e anlattı.
Röportaj: Reşit ÖZET
İş hayatına ne zaman ve nasıl atıldınız?
20 yaşlarımdan itibaren fiilen iş hayatının içindeyim.
Grup olarak hangi alanlarda faaliyet gösteriyorsunuz?
Lokomotif olarak inşaat sektöründe faaliyet göstermekle beraber, turizm, teksil,
gıda, kozmetik üretim ve pazarlama faaliyetlerinin içinde olup önemli tecrübe ve başarılara imza attım. Kısmet olursa inşallah 3 yıl sonra artık simyacı misali bir yaşamı hayal ve arzu ediyorum.(gülüyor)
İş hayatınızdaki prensiplerinizi anlatır mısınız?
Hangi iş kolunda olursanız olun, öncelikle insani değerlere sahip çıkmak; dünyayı geniş açı ile görebilmek; yaratıcı, yenilikçi, keşfeden, zamanı iyi kullanabilmek...
Yıllardır iş dünyasındasınız. Genç girişimcilere ne gibi tüyolar verebilirsiniz?
Prensiplerimde belirttiğim hususlara ilave olarak: Global dünyada rekabet artık herkes için çok acımasız. Bireyin kendi şahsi menfaatleri öncelikli oluyor, insanlar artık daha duygusuz ve menfaat ilişkisi işe karıştığı andan itibaren babasını bile tanımıyor. Dolayısıyla limon satacaksan bile bunu özellikle kardeşin; ailenden biri veya yakın arkadaşınla ortaklık yapmayacak şekilde yola çıkmalarını öneriyorum. Günümüz dünyasında kurallar ve kavramlar artık çok değişti, bu yenilikler içinde en önemlisi artık kollektif veya gurup – ekip çalışmalarının başarıları olumsuz etkilediğini unutmadan seri ve doğru kararlar alabilecekleri danışmanlarla istişare ederek iş hayatına atılmalarını tavsiye ediyorum. Elbette günümüzde artık gençlerin iki lisanı çok iyi öğrenmeleri şüphesiz.
Başarılı bir iş adamı nasıl olmalı?
Büyük hayalleri ve idealleri bunları gerçekleştirebilecek kararlılıkta ve inançta olmalı. Elbette zeki, analitik düşünebilen, yartıcı, sosyal ve yeni fikirler ile riskleri alabilen... Çalışmayı bir ibadet yapar gibi, keyifle ve zevkle yapabilen. Çevresindekileri etkileyebilen, bilgi, eğitim ve en önemlisi görgüye sahip olan nitelikleri olmalıdır.
Çocuklarınızla nasıl bir ilişkiniz var?
Baba olarak ben üzerime düşeni yaptığımı sanıyorum fakat bu soruyu çocuklarımn yanıtlamasını tercih ederim.
Boş zamanlarınızı nasıl geçirirsiniz? Hobileriniz oldukça fazla, bahseder misiniz?
Ben boş zamanı uyuyarak geçirdiğim süreler olarak kabul ediyorum. Onun dışında; seyahat etmek, yeni yerler keşfetmek, bu geziler sırasında doğa yürüyüşleri yapmak, dağlarda, yaylalarda, yerel insanlarla iç içe olmak, düzenli spor yapmak, ruhumu dinleyecek, arındıracak şekilde zaman zaman kendimle yüzleşecek şekilde birkaç gün terapi yalnız takılmak...
Hayatta olmazsa olmazlarınız var mıdır?
Belli bir yaşamışlık sonrasında daha fazla hoşgörülü olabiliyor insan. Buna rağmen; ikiyüzlülük, yalakalık, yalan, keşke, kabul edemediklerim...
Beslenmenize dikkat ettiğinizi biliyoruz. Nasıl bir beslenme programınız var?
Beslenme programı diye bir şey yok! Bu tanımlamalar ne yazık ki sadece pazarlama terimleridir.
Günümüzde sağlıklı beslenme icin fazla eğitimli olmaya gerek yok. Artık bir “tık” ile doğru ve yanlış beslenmeyi öğrenebilmek mümkün. Yine bir özet geçecek olursak, öncelikle sofradan doymadan kalkmayı ve yeniden acıkma duygusunu özlemeyi tekrar doymadan kalkarak ilk adımı atmak mümkün.