İş dünyasının önde gelen isimlerinden Mutlu Akü'nün Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Nuri Türker golf denildiğinde ilk akla gelen isimlerin başında gelir. Başarılı iş adamı Ali Nuri Türker, iş hayatı serüveninden, hobilerine kadar bilinmeyenlerini HT Kulüp Yazı İşleri Müdürü Reşit Özet'e anlattı.




Röportaj : Reşit ÖZET







Ali Bey sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

Bugünün şartlarına göre erken evlenenlerdenim.Üniversiteyi bitirir bitirmez 1983 yılında Dilek Hanım'la evlendim. Askerliğimi ve lisansüstünü evliyken tamamladım.Çocuklarımız sırasıyla Serra 1984 te, Lara 1987 de ve Mina 1995 te dünyaya geldiler.Doğal olarak herkes gibi vaktimin çoğunu işimle, ailemle, arkadaşlarımla ve hobilerimle geçiriyorum.




Şu an aktif olarak yaptığınız işinizden bahseder misiniz?

1945 ten beri anonim ortaklık olarak devam eden aile şirketimiz Mutlu Akü de yönetim kurulu başkan yardımcılığı görevini sürdürüyorum.Mutlu Akü, Brand-Finance 2012 araştırmasına göre Türkiye'nin en değerli 62. markası.Mutlu Akü, İSO 'nun ödül vermeye başladığı 1968 tarihinde 40. olarak listeye girmiş,ve o listede hep var olan 14 şirketten biri olup 2011'i 187. sırada tamamlamış bir sektör lideridir. Böyle bir camiada bulunmak gurur verici. Görev yapmakta ağır bir sorumluluk.


Markanıza, çalışanlarınıza, müşterilerinize, yatırımcılarınıza, memleketinize karşı her daim sorumlusunuz.




İş hayatınızdaki hedefleriniz neler?

Büyüklerimizden devraldığımız Mutlu markamızın bugün olduğu gibi sektör liderliğini devam ettirmek. Bir Türk markası olarak dünyadaki yerini geliştirmek ana hedefimiz.


Halen bölgemizdeki en büyük akü üreticisiyiz. Rusya pazarının hakim markalrından birisiyiz. 1983 senesinden beri ihracat yaptığımız Rusya da en tanınan ve talep gören bir markayız. Mevcut durumumuzu geliştirerek devam ettirmek, yatırımlarımızı büyüyen dünya araba parkına uygun şekilde büyütmek ana hedefimiz.Dünyanın ana sorunlarından biri de enerji. Rüzgar ve güneş enerjisi artık alternatif kaynaklar. Bunların depolanması da akünün işi. Akü pazarı bu bakımdan bundan sonra otomotiv sektöründen bağımsız olarak bu alanlarda da büyüme gösterecek. Ve biz burda da olmalıyız.




Sizce başarılı bir iş adamı olmanın püf noktaları neler?

Bütün işletme kitapları başarı hikayelerinden yola çıkılarak geliştirilen teorilerle doludur.


Sonuçta başarılıysanız sizi formüle ederler.Ben insanların iyi niyetle, sonsuz gayretle çalıştıklarına inanırım. Farkı yaratan bana göre “şans”.Şanslı olma öğretilemiyeceğine göre, sabırla yorulmadan, gelişmelerden haberdar olarak, daha iyisini istemekten asla vazgeçmeden çalışmak, zamanın ihtiyaçlarını iyi kestirebilmek çok önemli.Herşeyde olduğu gibi sevgi anahtar kelime. Sevdiğiniz işi yapmak, hatta hobi gibi yapmak bence büyük mululuk. Severek yaptığınız her işte mutlaka başarı vardır. Unutmayalım ki sonuçta mutlu olabilmek de başarıdır. Ve maddiyatla ölçülemez.



Golf sporunda sizi çok görüyoruz. Golf ile tanışmanız nasıl başladı?

İlk olarak arkadaşım Şevki Korkmaz'ın teşviği ile bir Antalya seyahatinde 10 sene önce tanıştım.


Ama düzenli oynamaya gene arkadaşlarım Erhan Kamışlı, Kıvanç Oktay ve Yıldırım Demirören le 7 sene kadar önce başladım.Spor anlamında yaşıma ve kendime en uygun olanı diye ve çok şanslı olduğumu düşünüyorum. Ve Türkiye de golfün diğer gelişmiş ülkelere göre hiç bir yerde olmadığından üzüntü duyuyorum. Büyük bir golf turizmi gelirinden mahrum kalıyoruz.

Golfün dışında hangi sporları tercih ediyorsunuz? Boş zamanlarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Golfün dışında artık hiç bir sporla ilgilenmiyorum. Bu zaman meselesi, golfte bir oyun 4-5 saat alıyor. Yol durumunu da hesba katarsanız nerden baksanız 7 saat.Boş zamanlarımda ya dünyadan golf maçları ya da teknik ile ilgili birşeyler seyrederim, ya da müzik dinlerim kendi playlistlerimi yaparım.




Birçok iş görüşmesinin golf sahalarında oyun sırasında görüşüldüğü hep söylenir. Sizin görüşünüz nedir?




Bu söylenir, doğru. Ama memleketimiz için çok geçerli olduğunu düşünmüyorum.


Zaten bütün Türkiye de kayıtlı 1800 kadar oyuncu var. Bunun 300-400 kadarı aktif.


Ve nerdeyse hepimiz birbirimiz tanıyoruz. Daha geniş kitlelere yayılmış yerlerde tanışma ve dost olma fırsatı verebilir.Hayatı en iyi anlatan, karşınızdaki kişinin karakter özelliklerini sadece bir oyun süresi kadar kısa zamanda tanıma imkanı verebilecek bir oyun türü golf.


Ama işle bağlantılı bir deneyimim olmadı benim.




Sosyal sorumluluk projelerinde yer alıyor musunuz?

Sosyal sorumluluk projelerinde hiç yer almadım. Bu biraz zaman sorunu biraz da kabiliyet ve yaratıcılık istiyor diye düşünüyorum. Hakikaten çok faydalı proje üretebilen insanlar var. Ben onlardan biri değilim.





Sizce ülkemizde bu alanda en çok hangi alanlara yoğunlaşılmalı?

Sosyal sorumluluk deyince benim aklıma eğitimden başka bir şey gelmiyor. Gelişen dünya şartlarına uygun potansiyelin yaratılması memleketimize, insanlarımıza yapabileceğimiz en büyük iyilik diye düşünüyorum.

Çocuklarınızdan bahseder misiniz? Baba - kız ilişkiniz nasıl?

Çocuklarımla doğdukları günden itibaren ben ne biliyorsam onlar da biliyorlar diye ilişki kurdum. Sahiplenme yerine birey olduklarını düşündüm ve hissettirdim. Her hareketlerinde özgür, kendilerine güvenli hayatla barışık, sıtlarında küfeleri olmayan insan olmalarına elimden geldiğince fırsat verdim.İnsanlar kendilerinden büyüklerin hatasız oldukları hatasına düşüyorlar.


Bunu kırmak için çocuklarıma ilk anlattığım ders, benim de onlar gibi bir insan olduğum ve mükemmel olmadığımı bilmeleriydi. Bu oynarken yere düşen çocuğun ağlaması gibi bir şey. Çocuk canı yandığı için ağladığı kadar hata yaptığını düşündüğü için mahcubiyetinden veya korkusundan da ağlar. Eğer siz çocuğa küçükken sizin de düştüğünüzü söylerseniz ağlaması hemen biter. En azından gerçek acıması bitince susar.Aklın almadığı yasaklar koymazsanız en huzurlu yeri evleri bilirler, Sırlarını yaralamak için kullanmazsanız en güvenebileceği kişileri ailesi bilirler,


Her hallerine kabul gösterirseniz sevgiyi öğrenirler,Hiç kimsenin arkasından kötü konuşmazsanız insanlığı öğrenirler.Ben ve eşim Dilek bu konuda tam bir uyum içinde 3 tane sıkı dost edindik kendimize.Serra kendi yarattığı markasını büyütmeye, Lara da avukat olarak mesleğinde ilerlemek için gece gündüz demeden büyük gayretle çalışıyorlar. Mina da önünde kendisine mükemmel örnek olan ablalarına yetişmek için üniversiteye hazırlanıyor.Hepsinle gurur duyuyorum.




Hayatta olmazsa olmazlarınız varmı? Neleri affetmezsiniz?

Olmazsa olmazlarımız olduğuna çok inanmıyorum.Böyle bir lüksümüz yok bence.


Hayat olumlu akarken, bizi şımartırken büyük laflar edebilirsiniz, ama şartlar öyle gelebilir ki olmazlarınızla da yaşayabilirsiniz.Affetme konusu da kişinin manevi gelişimine göre değişir diye düşünüyorum.Bugün affetmediklerinizi yarın affedebilirsiniz.Zaman içerisinde ya değer verdiğiniz şeylerin değeri değişebilir, ya da affedeceğiniz kişilere sevginiz değişebilir. Ya da affetmeyi bir erdem bilip öğrenirsiniz.Sevgi bence anahtar kelimedir.













İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR