X

Sertab Erener ile Demir Demirkan'ın ayrılığının ardından "Vay be hiçbir şey bu sektörde bir ömür boyu sürmüyor" diye konuşurken Demir Demirkan'ın ayrılık mesajını mail olarak gönderdi Özden Bora. Tabii klasik ikilinin ağzından "Ayrıldık işte lütfen saygı duyun" tadında bir şey bekliyorum ancak sadece Demir Demirkan'ın "18 yıllık ilişkimizi sonlandırma kararı aldım" cümlesi bana tuhaf geldi. Demek ikisi birlikte bir karar almamış. Sadece Demir bir karar almış. Uzun süredir bu camia da klasikleşmiş gelen ayrılık mesajlarından sonra bir hayli değişik bir durum. Ve tabii ki cesurca. Çünkü bu camianın insanları oynamayı pek sever. Birbirlerinin boğazına sarılma noktasına gelmişlerdir ancak "Anlaşarak ayrıldık" diye mail atarlar ortak bir mail üstelik. Sonra da birbirlerinin yüzüne bakmazlar hatta bir zaman sonra fena cümleler kurarlar. Bu durum da tabii didik didik didiklenecek. Ama ben önce oynayıp sonra gerçek yüzlerini çıkarmadıkları bir durum olduğu için daha da saygı duydum.

 

 

 

Demet müzik şirketinden ayrıldı

 

Pazar günleri yaptığım röportajların bu haftaki konuğu Demet Akalın'dı. Samimi açıklamalar yaptı. Fotoğraflarda pek güzeldi. Malum güzel ilanlar da gelince bazı yerler çıkmak durumunda kaldı. Özellikle müzik şirketi konusu. Demet 2004 yılında el sıkıştığı müzik şirketi Bülent Seyhan'dan ayrıldı. Yeni albümü başka bir şirketten çıkartacak olan Demet "Aslında kendi şirketimi kurma gibi bir plan var. Ama yapamam diye düşünüyorum. Şu an 2 şirketle görüşüyorum. Birisi ile yüzde 70 anlaşmak üzereyiz" dedi. Ben de "Zor olmayacak mı yıllar sonra" dediğim de, "Aslında herkes 'Uğurunu bozma' diyor ama ben uğurun bir kişiyle olduğunu düşünmüyorum. Bu bir bütün. Şimdi biz Bülent Bey ile güzel işler yaptık. Biz kendi aramızda centilmenlik anlaşması yapmıştık. Ben 'Albümlerden para almayayım. Ama bana harcanan paradan da kısma' diyordum. Atıyorum 'Şu binayı giydir, bir klip daha çek. Gazete ilanı ver' gibi bir çalışmamız vardı. Ben hep işime döndürdüm o parayı. Şimdi de kendimi farklı konularda da görmek istiyorum. Albümün her şeyi benim. Grafikeri benim, makyözünü ben buluyorum, kuaförünü ben buluyorum, fotoğrafları ben düşünüyorum. Şarkıları ben düşünüyorum. Biraz daha farklı şeyler yapmak istiyorum. Denemek istiyorum. Ekip istiyorum. Bir de benim gibi düşünen bir ekip olduğunu varsayarsak. Daha iyi olacak" diyor. Bakalım... Tabii yolu açık olsun. Yıllar sonra başka bir müzik şirketi ile aynı frenkansı yakalayabilir inşallah.

 

 

 

Nişantaşı-Bakü arası mekik dokuyacak

 

Gece hayatının müdavimlerinin çok yakından tanıdığı Barbaros, cuma günü İkiz Kuleler'de bulunan The Agency'de sahneye çıktı. Aslında Barbaros müdavimleri onu en sık Frankie'de izlemeye gidiyor. Zaten yarın akşam yeniden Frankie'de ama nereye gitse her yeri tıklım tıklım dolduruyor. Agency de kalabalıktı. Dinlemeye gelenler arasında İbrahim Tatlıses'in kızı Dilan Çıtak da vardı. Dilan'ı ilk kez dinledim. Muhteşem bir sesi ve enerjisi var. Gerçekten müthiş. Barbaros da "Ben bu mekânın sahibi olsam Dilan ile şu dakika anlaşma imzalardım. Muhteşem bir sesi var" dedi. Helal olsun Barbaros'a. Malum öyle isimler var ki, kendinden güzel sese tahammül edemeyen ve bir an önce ayıp olmasın diye davet ettiği kişinin sahneyi terk etmesini isteyen. Ama Barbaros'un şık tavrı alkışı hak etti doğrusu. Böyle kendine güvenli kişilere bayılıyorum. Yeni single hazırlığında olan Barbaros öğrendiğime göre Nişantaşı-Bakü arası da mekik dokuyacakmış. Sezen Aksu'nun da ortak olduğu İstanbul en beğenilen mekânlarından Sofa Hotel'in çatı katında hizmet veren Frankie, kasım ayında Bakü'de şubesini açıyor. Harvey Nichols'ın çatı katında konuşlanacak olan Frankie'de de Barbaros 15 günde bir sahneye çıkacakmış.