ÇOCUKKEN bile "Kadın olmak ne zor. Anadolu'da daha da zor. Türkiye'de kadın olmak felaket" diyordum, 40 yaşına geldim hâlâ aynı şeyleri söylüyorum. Hiçbir şey değişmiyor. Artık bu kanayan yaramızı filmlerde izlemekten çok sıkıldım. Hele ağlanacak halimize gülmekten çok ama çok sıkıldım. Köyde yaşayıp çarşıyı görmeyen, denize bilmeyen, nasıl koktuğunu merak eden, ne hissettiğini söyleyemeyen, asla sevdiği adamla evlendirilmeyen kadınlar var. Geçmişte vardı, hâlâ var. ‘Vizontele' tadında bir filmle yine karşımızda olan Yılmaz Erdoğan, ‘Ekşi Elmaları'nda işte bu kadınlardan bahsediyor. Hakkari'deki Reis'in çarşıyı görmeyen, göremeyen kızlarını. Ve diğer kadınları. Aslında oralarda birçok kadının durumu aynı. Evde bekleyen, babasının istediği adama verilen, müstakbel eşinin yüzünü görmeden evlenmeye razı olan kadınları. Filmde "Çarşıda hiç kadın görmedim" diye bir replik var. Evet ben de görmemiştim. 17 yıl önce gitmiştim Hakkari'ye. Küçücük bir çarşısı var. Sokakta iki gün hiç kadın görmedim. Sokağa çıktığımız zaman erkeklerin bakışlarını hatırlıyorum. Hâlâ aklımda, hafızamda. Düşünün kaç sene olmuş. Sıfır ilerleme, hatta daha da gerileme söz konusu. Eminim bir 15 sonra da hiçbir ilerleme olmayacak. İşte bunu filmlerde izlemekten çok sıkıldım. Böyle filmlerden sonra mideme fena halde bir ağrı saplanıyor ve öylece duruyor. Gitmiyor, gidemiyor.

‘Ekşi Elmalar'ı neden izlemeli?

-BENİM gibi Yılmaz Erdoğan'ı ve oyunculuğunu özlediyseniz mutlaka gidin izleyin.

-SALONUN yarısı ağladı, yarısı ağlamadı. Bakalım siz hangi tarafta olacaksınız? Bunu anlamak için bile izlemeli.

-TÜRKİYE'NİN değişmeyen gerçekleri var. Filmin belli bir yerinden sonra ağlamaya başlayacaksınız. Ağlanacak halimize gülmek için bile izlenir.

-FİLMİN süper kadrosunu görmek için.

-BEŞ kız kardeşiz biz. Ben en küçükleriyim. Çok kalabalık ve özellikle çok kızlı bir ailenin nasıl olduğunu bilen biri olarak Farah Zeynep Abdullah, Songül Öden ve Şükran Ovalı'nın gerçek hayatta da kardeş olabileceklerini düşündürecek kadar iyi oynadıklarını izlemek için.

-SONGÜL Öden'in daha çok filmde oynaması gerektiğini düşünmek için.

-FİLMDEN sonra kütür kütür elma yemek için. Neden mi? Yılmaz Erdoğan'ın filmde tam da kumanın konuşulduğu bölümde bir elma yiyişi var. Tabiri caizze kütür kütür yiyor. Ben de filmden çıktım ve kadının ülkede değişmeyen sorunlarını aklıma getirerek konuşa konuşa, kıza kıza kütür kütür elma yedim. Sinirimi elmadan almaya çalıştım sinirimi.

Helal olsun sana Burcu

ALIN işte, artık her şey sosyal medyada. Aşk, intikam her şey sosyal medyada yaşanıyor artık. Burcu Binici, kendisini Yazmeen Baker ile aldatan sevgilisi Ahmet Kayakesen'i sosyal medyadan ifşa etti. Üstelik "Onlar rezil olsun ben neden olacağım" dedi. Helal olsun. Saklamadığı, ezilmediği, gizlemediği, kendini paralamadığı ve utanmadığı için. Bazı kadınlar var, kocası, sevgilisi aldattığı zaman utanıyor. Yerin dibine giriyor. Sanki suç işlemiş gibi. Aldatıldığını bile bile toz kondurmuyor. İlişkisine devam ediyor, içine atıyor. Burcu o kadınlardan olmadığı için helal olsun.