Öncki günüm Adriana Lima-Metin Hara, Kate Moss'un göbeği ve Ahu Yağtu ile Hacı Sabancı'nın öpüşmesiyle geçti. Beynimdeki cıvatalar yerinden oynadı. Daha da sıkışmıyor. Sadece ben değil birçok kişi aynı durumda. Bence hepimize şu ara Alaçatı’da herkesin kafasında olan huni taçlardan lazım. Alıp takalım, öyle dolaşalım. Ben neden satıldığını anlamıyordum ama şimdi anladım. Tamamdır, delirdik. 20 TL'ye satılıyor. Bizi ancak huni paklar.
Adriana'yı çözememe
Sadece ben değilim Adriana konusunda herkesin beyni yanmış durumda. Adriana Lima ve Metin Hara olayını çözebilene aşk olsun. Bakın etrafım aynen şöyle: “Kızı büyülemiş.” Erkekler: “Hepimiz Metin Hara'yız.” Ve yine erkekler: “Hepiniz
Adriana'sınız.” “Geçen sene Adriana'yı görmüştüm. Keşke kadına yürüseydim.” “Brad Pitt'i bekliyorum. Neden olmasın? 'Asla olmaz' diye bir şey yok.” “Bunlar evlendi mi acaba ikisi de beyaz giyinmiş. Ve neden sürekli öpüşüyorlar?” “13.30"da CIP'deydim, onlar da oradaydı. Öpüşürken görüntülerini çektim. E ben de 16.00'da ordaydım ve orada öpüşüyorlardı. Amma kalmışlar CIP’de.” “Bu çocuk dolandırıcı.” “Proje bu, proje. Kesin film, dizi, program geliyor ardından. İyi de neden Metin Hara? Bir onu anlamıyorum.”
Detoks çıktı irade bozuldu
“Hiçbirşey zayıflığın verdiği his kadar lezzetli değil” diyerek kadınlara ilham veren Kate Moss'un Bodrum fotoğraflarını görünce civatalar harbi attı. Önce “Bu şaka mı?” dedim, sonra baktım, uzun uzun baktım. Biz kadınların “Ne güzel Kate kadar zayıf kalabilsem”, “Kadındaki iradeye bak” diyerek geçirdiğimiz günleri hatırladım. İrade falan hak getire hanımlar. Bitti artık. Detoks çıktı, mertlik bozuldu. Detoks iradeyi bitirdi. Kate, Bodrum’a gide gele “Aman canım nasıl olsa 4 günde 5-6 kilo veriyorum” demeye başladı ve vücut dengesini fena bozdu. Geçmiş olsun. O bünye artık eski iradesine kavuşmaz. Kaybetti bir kere. Al ver, al ver işte Kate'in son hali.
Bu Ahu'nun ilk olayı değil
O gün Lucca'da Tolga Sezgin'in doğum günündeyiz. Sağ köşede Hacı Sabancı arkadaşlarıyla oturuyor. Özge Ulusoy ise arkadaşlarıyla sol köşede. Ahu Yağtu geldi. Uzun süre Özge'yle sarıldı, öpüştü, konuştu. Sonra ortadan kayboldu. Bir gün sonra öğlen saatlerinde bir telefon: “Esin, Ahu Yağtu, Hacı Sabancı ile sarmaş dolaş eğlenmiş.” Benim tepkim aynen şöyle: “Yok daha neler. Saçmalama. O Hacı'nın Sinan diye çok yakın bir arkadaşıyla çıktı. Hatta Cem Yılmaz ile tanıştı, Sinan'dan ayrıldı. Sen karıştırmışsındır.” Ardından akşam oldu, bir telefon daha. Yine aynı isimler ve olay. İki farklı kişi, konu aynı. Bir gün sonra olay patladı. Hepsini geçelim. Hadi Hacı Sabancı düşüncesiz, altı senelik ilişkisine saygısızlık yapıyor. Olayın sabahında sana çiçek gönderiyor. Sen o çiçeği neden kabul edersin? “Hacı ne yapıyorsun, saçmalama”
demez misin? Ben sadece bunu anlamıyorum. Ahu Yağtu'nun bu rahatlığını anlamıyorum. Olay patladığı an soluğu arkadaşının kapısında alıp “Özge'ciğim inanma” diye ikna etmez misin? Ben olsam ortalığı yıkarım ama Ahu susuyor. Keşke susmasa. Ama yok işte, kadının kadına ettiği... Geçmiş olsun. Pes