Uzun süredir ekranlarda görmüyorduk Kıvanç Tatlıtuğ’u.

22 Kasım’da hasret bitiyor.

Çarpışma ile Show TV ekranlarında olacak.

Elçin Sangu, Onur Saylak, Alperen Duymaz, Melisa Aslı Pamuk başrollerde.

Fragmanlar yayınlandıkça heyecanım da yükseliyor.

Özellikle Kıvanç Tatlıtuğ’u çok özlemişim çok.

Bu sene ciddi bir Kıvanç rüzgarı esecek. Çünkü “Organize İşler” filminde de kendinden söz ettireceğe benziyor.

Can, Demet’in yanağından makas almış

Her dönemin aşıkları vardır. Şimdi moda Can ve Demet aşkını konuşmak.

“Erkenci Kuş”un oyuncuları Can Yaman ve Demet Özdemir birlikte mi değil mi?

On puanlık uzman sorusu herkesin dilinde.

Önceki gece dışarıya çıkmış Can ile Demet.

Pek yakınlaşmışlar.

Hatta Can Yaman, Demet Özdemir’in yanağından makas almış falan filan.

Yani “yanaktan makas almak” demek bazılarına göre “birlikteler” anlamına geliyormuş.

Öyle söylüyorlar.

Ben söyleyenlerin yalancısıyım.

Fakat ben de işin aslını şöyle biliyorum.

Can Yaman, Demet Özdemir’e pek yakın. Kendisi ile el ele göz göze olmak istiyor. Ama Demet Özdemir biraz nazlanıyormuş.

Hatta Can Yaman, eşine dostuna “Bana pas vermiyor” diyormuş. Kızımızda gülüyormuş.

Yani dizideki rolleri sokakta da devam ediyor anladığım kadarıyla.

Dizi de böyle değil mi ben mi yanlış biliyorum.

Sonu ne olur bilinmez ama dizi aşıkları pek meşhurdur. Dizi başladığı zaman aşk tavan yapan.

Dizi bitmeye yakın aşk biraz söner.

Dizi biter aşk biter.

Tabii her aşk için geçerli değil.

Birçok örnek var.

İlk aklıma gelen Fahriye Evcen ve Burak Özçivit. Bakın bebekleri bile olacak.

Belli mi olur.

Belki Demet Özdemir nazlanırken bir anda kendini nikah makasında buluverir.

Son günlerin en kalabalık partisi

Marie Claire 30’uncu yaşını önceki gün kalabalık bir partiyle Nişantaşı’nın en yenisi Galvin’de kutladı.

Ama ne partiydi.

Öyle üç-beş kişinin katıldığı bir davet değildi.

Kapının önü tıklım tıklımdı.

İçeriye zor girdim.

Girişten ön tarafa yürüyemedim. Merdivenlerde durdum daha da hareket edemedim.

İğne atsanız yere düşmüyordu.

Moda dünyasında kimi ararsanız oradaydı.

Dile kolay Marie Claire 30’uncu yaşını kutluyor. Hele ki zor zamanlardan geçen günümüzde ve dergi dünyasında ayakta kalmayı başaran Bige Daruga Çalışkan ve ekibini kutluyorum.

Gerçekten zor iş başarıyorlar.

Bu ay 30’uncu yaşları için özel bir sayı hazırlamışlar.

Lütfen alın bakın.

Ne sayı ama.

Hani sosyal medyada bir ünlü biraz sizin sevmediğiniz bir şey yaptığınız zaman hemen dikleniyorsunuz ya.

Geçmiş zamanda neler oluyormuş bir bakın.

Bunlar “Ne ki!” diyeceksiniz.

Deniz Akkaya’nın çırılçıplak pozları, İbrahim Tatlıses’in olay açıklamaları, Ebru Gündeş’in bu günleri görür gibi yaptığı açıklamaları. Ünlü aşıkların ateşli pozları.

Say say bitmez. Neler yok ki.

Karıştırırken o yıllara gittim ve bir de geldiğimiz magazin günlerine baktım.

İçim acıdı.

Üzüldüm.

Gerçekten çok üzüldüm.

Geldiğimiz noktaya çok ama çok üzüldüm. Ki her gün kahroluyorum.

Bir de bana “Magazinden istifa etmek istiyorum” dediğim zaman “Sen de bırakırsan nice olur bu magazinin hali. Zaten beter” diyorsunuz.

Ama gerçekten çok kötü.

İşi bu olmayan insanlar oturup sadece kendinden söz ettirmek için ünlü insana saçma sapan, doğru olmayan yalan yalan iftiraların attığı zamanlar oluyor.

Bunun adına da magazin der olduk.

Nasıl içim acımasın.

Neyse hiç girmeyeceğim bu detaylara.

Siz en iyisi bir dergi alın da bir karıştırın neler oluyormuş eski magazin aleminde bir bakın derim.