X

Oyuncu Sermiyan Midyat, Büyükada da gittiği eğlence yerinde Nev ile tartışıyor. Mevzu istenen Ahmet Kaya şarkısı “Kum Gibi.”

 

İki tarafta sosyal medyadan yağmış, gürlemiş.

Görgü tanıdıkları da yazmış bir şeyler.

 

Hepsini okudum. Ve okuduktan sonra hissettiğim duygu:

 

-İnsanlar birbirlerinden nefret ediyor.

 

-Nefret duygusu bu topraklarda her geçen gün tırmanıyor.

-Sanatçısı, doktoru, politikacısı, ev hanımı, komşusu hiç fark etmiyor her an birbirine girmeye hazır.

 

-Kimsede anlayış, sevgi, sabır kalmadı.

 

-Durun kardeşim bir anlatın derdinizi. Derdiniz nedir, sorununuz nedir birbiriniz ile bu hınca hınç kavganız neden?

 

-Fena, fena, çok fena.

 

-Allah yardımız olsun.

Murat’ın parasının üstünü istemesi

Murat Boz ile Aslı Enver bir alışveriş merkezinden çıkarken görüntülenmişler.

 

O esnada Murat Boz arabasını alıyor valeye 200 TL para veriyor. Sonrasında gazeteciler sorular soruyor.

 

O esnada klasik görüntüler sergileniyor.

 

Sonra da Murat Boz gaza basıyor ve gidiyor.

 

O an para üstünü almamış. Daha doğrusu para üstünü getirmesi gereken vale getirmemiş nedense!

 

Sanki Murat Boz o paranın üstünü bırakmak istemiş ya da kendi isteyerek bırakmış gibi.

 

Ya da parayı verirken “Üstü kalsın” demiş gibi.

 

Ve Murat Boz’da o an oradan ayrılmış.

 

Yani 200 TL’nin para üstü olan 170 lira kalmış.

 

Sonra da Murat Boz telefon edip para üstünün ödenmediğini söylemiş.

 

Buna da vale çok şaşırmış.

 

Bak sen şu işe!

Neden şaşırıyorsunuz kardeşim?

 

Adam size “Para üstü kalsın” dedi mi?

 

Dememiş belli ki, parasının üstünü istiyor.

 

E sizin göreviniz bunu duymadığınız zaman paranızın üstünü götürmek değil mi?

 

Bırakın insan paranın üstünün kalıp kalmayacağına kendi karar versin.

 

Sanki adam bırakmak zorunda.

 

Öncelikle:

 

1- Neden şaşırmışlar anlamıyorum. Şaşırmalarına da ben şaşırdım.

 

2- Murat Boz ünlü diye insan değil mi? Belki o an unuttu para üstünü bir karmaşaya geldi. Gazeteciler soru soruyor, falan filan kafasını dağıldı gitti. Sonra aklına geldi ve aradı. Ne var bunda.

 

3- Sanatçılar, şöhretli insanlar ünlü diye parayı sokaktan mı topluyor?

 

4- Sanatçıların neden hep para dağıtması, ortalığa saçması bekleniyor?

 

5- Murat Boz zamanı geldiğinde harika yardımlar yapan, büyük desteklerden kaçınmayan bir isim. Kime, nereye, ne zaman para vermesi gerektiğini her zaman çok iyi bilir. Para üstünü bırakmadı diye şaşırmak küçümsenmek çok tuhaf.

Bunlar sadece bizim ülkemizde oluyor

Evet maalesef bunlar sadece bizim ülkemizde oluyor.

 

Geçen bir arkadaşım Nişantaşı’nda bir mekana öğlen yemeğine gidiyor.

 

Hesabı istiyor.

 

Hesap geliyor ve para üstünü bekliyor.

 

Para üstünden ne gelen var ne giden.

 

Arkadaşım “Paranın üstü gelmedi” diyor.

 

Garson ne diyor biliyor musunuz?

 

Şöyle diyor aynen yazıyorum: “Paranın üstünü tipe attım”

 

İyi de neden kardeşim?

 

Neden kim söyledi o paranın üstünü tipe atmanı!

 

Sen paranın üstünü getireceksin. Eğer müşteri isterse almaz zaten bırakır. Ama sana kimse bunu söylemeden sen tipe nasıl atarsın!

 

Arkadaşı aynen bunu söylüyor garson bey sinirleniyor. Söylene söylene paranın üstünü getiriyor.

 

Paranın üstü de ne kadar biliyor musunuz?

 

120 TL.

 

Yani kız iki tane tam 200 TL vermiş. Borcu da 280 TL olduğu ve üzerinde bozuk olmadığı için iki tane bozuk olmayan 200’er lira verdiği için parasının üstünü bekliyor haklı olarak.

 

Garson beyimiz hepsini hop tip kutusuna atıvermiş.

 

Tövbe Allah’ım sen bu insanlara akıl fikir ver.

Alaçatı’nın Kafi’si

Bu kış İstanbul’un en ses getiren mekanları arasına girmeyi başarmıştı Kafi.

 

Hatta sezonun kapanmasına yakın en çok söz edilen dükkanları arasında girmişti.

 

İşletmeci Mehmet Davran’ın yönetimindeki Kafi’de Mert Davran sahneye çıkıyordu.

 

Bu arada mekanın mutfağı kebabı ile de dikkat çekiyordu çünkü çok lezzetliydi.

 

İşte o mekan şimdi Alaçatı’da -ki ben Kafi’ye gittim de- “Kesin ya Alaçatı ya Bodrum’a gitmeli” demiştim.

 

Bayramın ilk günü kapılarını açtı Hacımemiş’te.

Salı, perşembe, cumartesi günleri Mert Davran 90’lardan günümüze zengin repertuarı ile sahne almaya devam ederken, Çarşamba, Cuma ve Pazar günleri de altı dilde şarkılar söyleyebilen Müge Zümrütbel sahneye çıkıyor.

 

pazartesi günleri de mekanın işletmecisi Mehmet Davran’ın “Sevdiğim Şarkılar” adını verdiği playlist'i ile çalıyor mekanda.

 

Keyifli bir dükkan oldu. Enerjisi güzel. Hatta Alaçatı’nın en butik mekanlarında olduğunu söyleyebilirim.

 

Alaçatı’ya tatile geldiğinizde Kafi’yi listeye alın derim. Pişman olmayacaksınız.