X

Memlekette ne çok dangalak varmış meğer, hepsi Covid 19 ile ortaya çıktı.

Bu dangalaklar sosyal mesafeyi hiçe saydıkları gibi, sabahlara kadar tepişe tepişe eğleniyor, bir de dalga geçer gibi, kendi küçük beyinlerince sosyal medya hesaplarından paylaşım yapıyor.

Bu küçük beyinli dangalaklar kendilerini acayip akıllı zannedip bizleri de salak yerine koyuyor.

İşte önceki gün de, yine küçük beyinli, dangalaklar ordusuna denk geldim haberleri izlerken.

Beyoğlu’nda bir mekan nasıl kalabalık. Sosyal mesafe kuralı hak getire. Masalar tıka basa dolu. İnsanlar üst üste.

Sanki tüm küçük beyinli dangalaklar o mekanda o gece doluşmuş eğleniyor.

Ve o geceden paylaşımlar ekrana geliyor.

Küçük beyinli dangalaklar “Korona bak dalgana kardeşim manyak olursun”, “Düğün salonları kapalıymış vah vah”, “Biz çok iyiyiz siz yasaklara devam edin”, “Korona gel seninle de eğlenelim” diye yazıyor.

Vay bee!

Ulan ne akıllılar biz hiç düşünemiyoruz böyle dalga geçmeyi.

Ben çok salağım ilk izlediğimde de anlamadım hatta.

Bir kez daha geri sardım izledim.

Sonra bir kez daha sardım.

Öyle bi kaldım, aklım almadı. Beynim durdu.

Bence bu Covid 19, bu dangalakların beynine nüfus etti ve olan beyinlerini de yok etti.

Evet evet aldı götürdü.

Artık işimiz gerçekten zor hanımlar-beyler.

Memlekette dangalak nüfusu çok arttı çok.

Allah yar ve yardımcımız olsun.

Koronadan kurtulacağız belki ama bu dangalaklardan kurtulamayacağız.

Mekanlara ceza

Efendim bazı mekanlar Mart ayından bu yana kapalı. Ama restoran ruhsatı olan bazı mekanlar kuralları maalesef hiç sayıyor.

Bana da çokça mesaj geliyor.

Hatta öyle ki, çok mekandan “Sosyal mesafe kuralı hiç sayıldı görmüyor musunuz Esin hanım” deniyor.

Efendim görüyorum görüyorum ama mekanda tamamen suç yok ki!

Evet suç var tamamı onlara ait değil.

Bu suçun bir kısmı ve büyük çoğunluğu oraya giden kişilerde.

Gidip, eğlenip bir de kuralları hiçe sayıp böyle dalga geçer gibi paylaşım yapıyor.

Oysa ki, bir mekana gittiğinde sosyal mesafe kuralına uyulmadığın görüp o mekanı terk etmesi gerekiyor.

Hatta o an şikayet etmesi gerekiyor.

Ya da o mekanın patronunu yanına çağırıp “Siz ne yapıyorsunuz” demesi gerekiyor.

Ama maalesef bunu insanlarımız demiyor.

Mekan sahipleri ne yapsın Allah aşkına…

Tükür bey amca tükür

E şimdi bunları uyarsan da bir sıkıntı.

"Maskeni tak" diye uyaranların da neler yaşadıklarını görüyoruz işte.

Beyoğlu’nda bir mekanda dangalaklar ordusunun haberini izlerken bir başka haber geldi peşi sıra.

O daha da fena.

Beynim daha da bir yandı, hatta kül oldu.

Gerçekten bitmiyor, bitemiyor, bitmeyecekler.

Yer bu kez halk otobüsü.

Seyrantepe-Topkapı arasında bu otobüste bir kadın bir adamı uyarıyor maske yüzünden.

Adamın kafasında takkesi ve uzun da bir sakalı var.

Sokakta görsen ya da misafirlikte “Bey amca” diye elini öpersin.

Neyse maske uyarısı yüzünden kavga başlıyor.

Kavganın ilerleyen anlarında, kadın tokat atıyor, adam da tükürüyor.

Gerçekten beyinler yandı.

Ve gerçekten bu korona bazılarında beyin yok olması olarak ortaya çıktı.

Bence sağlık çalışanları korona belirtilerine bunu da eklemesi gerekiyor.

Hatta doktorların, “Her hangi bir belirti göstermediğine bakmayın. Aslında sizin beyniniz olmadığı için pozitifsiniz” demesi gerekiyor.

E bu tüküren amca bence korona farkında değil.

O mekanda eğlenip, züppelik yapan dangalaklarda korona.

Evet evet bunların hepsi pozitif olmuş acilen tedavi edilmeleri gerekiyor.

Hatta bey amca eline bolca bir tükürüp yüzünde de gezdirmeli. Böyle bolca ama...