Magazin dünyası durdu. Hareket etmiyor adeta.
Kim ne yapacağını şaşırmış durumda. Cuma gecesi tüm mekanlar kapılarını kapattı. Neden mi? Çünkü kar var İstanbul'da Evet hava soğuk, hem de çok soğuk İstanbul uzun süredir alışık değil bu kadar soğuk olmasına. O yüzden de, hazırlıksız yakalanıyor. Aslında mekanlar ilk önce açtı kapılarını. Ama birer, ikişer rezarvasyonlar iptal edilince kapattılar tümden kapılarını. Neredeyse 365 gün 24 saat uyumayan şehir cuma günü sessizliğe gömüldü. Herkes evine kapandı.
Mısırlat patlatıldı, kestaneler pişirildi ve battaniye altında oturuldu.
Tüm partiseverler Cuma-Cumartesi gecesini hiç olmadığı kadar evinde geçirdi. İlk başta biraz bocalandı tabii. Herkes birbirine telefon etti. "Neler oluyor, ne yapsak? Acaba meyhaneye mi gitsek? Yemeyesek işte" diyerek zorladı. Ama hiç kimse kafasını camdan bile göstermedi.
Tuhaf ama uzun süredir İstanbul'u ve İstanbullu'yu böyle görmemiştim. Garip geldi. Geçmiş zamanlarda böyle günler hatırlıyorum ama en az 3-5 yıldır böyle şeyler olmuyordu. Üç gün daha sürecekmiş bu kar. Ama İstanbul bu tabii ne yapacağı belli olmaz. Ama siz yine de evde oturmak istemiyorsanız size üç beş tavsiye de, bulunayım.
Bir kere Cihangir'de yanı acılan Datlı Maya'ya uğrayıp odun fırınında yemek yiyin derim. Ya da Melek Boz'un Nişantaşı'nda yeni açtığı Sarraf Meyhanesi'ne uğrayın ve fasıl yapın derim. Ve tabii Kalamata'da Coşkun Sabah, Kumkapı'da Ümit Besen dinleyin derim. Çok nostaljik oldu biliyorum ama malum hava kış. Soğuk hava...Ve bu tavsiyeler okurken bile içinizi ısıttı gibi geldi bana. O yüzden tam da şimdilerde yapılacan organizasyonlar bunlar.
Sortie Life by Cenk Eren'i dinleyin derim. Ve tabii Oya Aydoğan ve Tanyeli ile muhteşem bur program yapıyor. Cuma ve Cumartesi geceleri. Kaçırılmayacak bir gurup bu. "Ah keşke gazino günleri geri gelse" diyen kişilerin özellikle kaçırılmayacağı geceler. Çünkü Cenk Eren ne yapmış etmiş, Sortie'nin tam ortasında bulunan barını kaldırıp gaziyonu oturtturmuş.
Cadırın içinde muhteşem eğlence. Hem de Boğaz kenarında. Hem de leziz yemekler ve muhteşem müzik eşliğinde.
Bu da bir seçenek olabilir tabii. Ama yok bunların hiç biri beni kesmez ben evimde oturup film izleyeceğim derseniz nostaljik filmlere takılın derim. Hele bir Türk filmi bulursanız oh tadından yenmez. Şöyle Adile Naşitli, Münir Özkullu.
Şimdiden iyi keyifler o zaman!