Abdi İbrahim ilaç firması 100. kuruluş yıldönümünü, dünyanın en büyük ressamlarından biri olarak kabul edilen Van Gogh’un eserlerine bugüne kadar hiç deneyimlenmemiş yepyeni bir formatta sunuyor.
İstanbul Modern Meclis-i Mebusan Cad. Liman işletmeleri sahası Antrepo 3 de görücüye çıkan Van Gogh’u kaçırmamanızı tavsiye ederim.
Öğrencinin 11 TL, normal biletin 18 TL olduğu sergide kendinizden geçeceksiniz. Oturun bir kenara ve Van Gogh’un sözlerini ve renklerini içinize sindirin.
O an hiçbir şey düşünmeyecekseniz.
Acınızı, üzüntünüzü, sıkıntınızı…
Her şeyi geride bırakacaksınız…
Ama ben sizinle şimdi güzel bir şey paylaşacağım. Van Gogh müzesinde resimlerinden çok sözleri ile de sizi büyüsünün içine alıyor. Ben de üşenmedim o sözleri oturup tek tek yazdım… Çünkü bu sözler Van Gogh ve resimlerini o kadar güzel özetliyor ki… işte sizin için bazıları;
“Tüm hayatımızı düşüncelerimizi kelimelerle ifade etme sanatına bilinçsizce hazırlanarak geçirdik”
“Duygularım zaman zaman o kadar güçlü ki, fakında bile olmadan çalışıyorum. Fırça darbeleri konuşmak gibi geliyor”
“Sözcüklerin hiçbir şey ifade etmediğini düşünen birçok kişi, özellikle birçok yoldaşımız var. Tam tersine bir şeyi söylemek, en az resmetmek kadar zor ve ilginç değil mi?”
“Dine çok büyük bir ihtiyaç hissettiğimde, dışarıya çıkıp yıldızları resmediyorum”
“Sadece düştüğümde yeniden ayağa kalkarım”
“Yıldızları ve göklerdeki sonsuzluğu farkedin. O zaman hayat neredeyse büyülü gözüküyor”
“Sıkıntıdan öleceğime tutkudan ölmeyi tercih ederim”
“Sevgisiz yaşayamayacağım”
“Bir gün ölüm bizi başka bir yıldıza götürecek”
“Bence insanları sevmekten daha başka sanatsal bir şey yok”
“Aşk ölümsüzdür; sureti değişebilir ama özü değişmez”
“Başlangıç muhtemelen her şeyden daha zordur. Ama dayanın, her şey sonunda daha iyi olacak”
“Keşke beni olduğum gibi kabul etseler”
“30 yıldır bu dünyanın üzerinde yürüyorum. Ve bir şükran ifadesi olarak bir anı bırakmak istiyorum”
“Her zaman henüz yapamadığım bir şeyi yapıyorum, nasıl yapıldığını öğrenmek için”
“İçimde büyük bir ateş yanıyor, fakat kimse ateşin başında ısınmak için gelmiyor ve yanından geçenler sadece dumanı görüyor”
“Genellikle ızdırabın derinlerinde olsam da, içimde hala sükûnet, saf bir ahenk ve müzik var”
“sonunca alaycılık, şüphecilik ve riyakarlıktan bıkacak ve daha müzikal yaşamak isteyeceğiz”
“Sizi olgunlaştıran ve size daha derin bir anlam veren nesnelere uzun süre bakmaktır”
“insanın sağlığı için bahçede çalışması ve çiçeklerin büyüdüğünü görmesi çok gerekli”
“arıyorum, çabalıyorum bunu tüm kalbimle yapıyorum”
“Aynı zamanda hem kutuplarda hem de ekvatorda olamazsınız. Kendi yolunuzu seçmeniz gerekir, ben de bunu yapmayı umuyorum ve muhtemelen bu renk olacak”
“Eğer doğaya gerçekten seviyorsanız, her yerde güzellikler bulursunuz”
“Birbirinin parlamasını sağlayan, birbirini tamamlayan çiftler oluşturan renkler var”
“Büyük şeyler, birçok küçük şeyi bir araya getirerek yapılır”
“Hayatı bilmenin yolu birçok şeyi sevmektir”
“Balıkçılar denizin tehlikeli fırtınaların berbat olduğunu bilirler, ama bu tehlikeler onları kıyıda kalmaya ikna etmez”
“Eğer içimdeki fırtına çok gürültü yaparsa, kendimi sakinleştirmek için bir kadeh fazla içiyorum”
“Ah! Portreler, modelin düşüncelerini, ruhunu yakalayan portreler, galiba bu konuda çalışmalıyım!”
“İnsanın iyi ç alışmak için; iyi yemesi, iyi barınması, zaman zaman eğlenmesi, piposunu ve kahvesini huzur içinde içmesi gerekir”
“İnsan gerçekten yaşamak istiyorsa çalışmalı ve cesaret göstermeli”
“Tüm hayatımızı, düşüncelerimizi kelimelerle ifade etme sanatına bilinçsizce hazırlanarak geçirdik”
Bravo Güler Sabancı
Van Gogh’dan ayrılırken İstanbul’a sanatın ne kadar çok yakıştığını düşündüm.
Ve ağzımdan bravo Güler Sabancı’ya ve Sabancı ailesine sözleri çıkıyordu.
Biliyorsunuz uzun süredir destek bekleyen AKM’yi 30 milyon TL’lik bir sponsorlukta bulundu.
AKM 2013’de yenilenmiş haliyle bizlerle yeniden buluşacak…
Bundan güzel haber olabilir mi? İşte ben de o gün Van Gogh’dan çıkarken bunları düşünüyordum.
Bu keyifle karaköy Bej’e kadar yürüdüm ve bir kadeh kırmızı şarap içerek sanat ile içi içe geçirdiğim günün keyfini çıkarttım. Ve tabii Van Gogh’un sözlerini tekrarlayarak…