X

Yine konumuz Arda Turan ve Sinem Kobal. Birçok kişi cumartesi günü yazdığım konuyu konuşuyor. Çok ses getirdi. Arda Turan, İdil Fırat ve Sinem Kobal olayı. Klasik Arda Turan kabul etmedi. İdil Fırat sessiz. Sinem

 

Kobal zaten hiç konuşmuyor. Kimi insan da “Esin yazdıysa vardır bir şey” diyor ama yine de kafalar karışık.

 

Hiç kafanızı karıştırmayın efendim. Evet gerçekten ben bir şey yazıyorsam, söylüyorsam vardır bir şey. İkili aslında çok ama çok önce ayrıldı. Ben bunu sık sık yazıyorum ama birileri bunun ortaya çıkmasını istemiyor. O yüzden de beni sürekli yalanlıyor. Bakınız. Ben de öyle boşa bir şey yazmam, konuşmam, söylemem. Bir konu zaten durum itibarıyla yanlış zamandaysa ve netleştirmemişsem illa yazayım diye de yazmam. Beni bilen bilir. Çiçeklerden, böceklerden bahsederim yine yazmam. Çünkü zamanını beklerim, emin olmak isterim. Tamam magazin ciddiye alınmaz. Doğru bile yazsak yalanlanmaya müsait bir bölümdür. Hep yalancıyızdır zaten. Hatta burnu yükseklerde birçok kişi “Magazinden nefret ederim” der ama gizli gizli takip eder bilirim, görürüm. Ben işime sonuna kadar sahip çıkan ve bunu ciddiyetle yapan nadir gazetecilerdenim. O yüzden işime asla laf söylettirmem. Arda Turan beni sevmiyor. Bunu duyuyorum, kulağıma da sık sık geliyor. Magazinden nefret ettiği için kaçtığını bile söylüyor. Varsın kaçsın. Biz gazetelerin, televizyonların kötü, sevilmeyen çocuklarıyız. Ama sevilmeyenin takip edeni çok olurmuş. O hesap biz de takip ediliriz. Tabii kendi içimizde çürük elmalar yok değil. Yalan, yanlış haber yazan var. Ben onlara karşı durmaya çalışan bu mesleğe en dipten gelen bir gazeteci olarak birçok kişiyi rahatsız etmeye devam edeceğim. Haberiniz olsun.

 

 

 

KOBAL, ‘ARTIK YETER’ DEDİ

 

 

 

Neyse bu konuyla ilgili söyleyecek çok söz var. Ama madem öyle bu dosya açıldı hepten açalım. Biz aslında Sinem Kobal ve Arda Turan’ı hep birlikte biliyoruz. İkilinin Aralık ayının 26’sında nikâh masasına oturacağını

 

konuşuyoruz ya. İşte hep boşa konuşuyoruz. Aslında ikili çoktan ayrılmış. Mesela Sinem Kobal’ın teyzesinin cenazesinde bile ikili ayrıymış. Cenazeden çok önce Sinem Kobal Londra tatilini yarıda kesip Madrid’e geçmiş

 

ve Arda Turan’a ayrılmak istediğini açıklamış. Sebep de İdil Fırat değil. Başka biri. Ama sonuç Sinem

 

Kobal, Arda Turan’ın ihanetini yakalamış ve artık “Yeter” demiş. Bu arada Arda Turan’ın İdil Fırat

 

ile görüştüğü doğru. Hatta öyle ki, çok da samimi bir durumdalar. Çok uzun süredir görüşüyorlar. Ama bu görüşme aşka döner mi, ikili el ele çıkar mı şu an net bir şey demek doğru olmaz. Çünkü İdil Fırat cephesi, “Arda ile asla birlikte olmaz” diyerek arkadaşlarına bu konuda çok güveniyor. Ama bence güvenmeseler iyi olur. İkili her an çıkabilir. Benden söylemesi. Sinem cephesinde ise her zamanki gibi sessizlik var. Ama yakın

 

arkadaşlarına üç beş kelamı çok görmemiş tabii Sinem ve “Arda ile olacak bir şey yok artık. Ben artık bu ilişkide yoruldum. O konuya noktayı koydum. Biz çok uzun süredir Arda ile konuşmuyoruz bile” diyerek ayrıldıklarını doğruluyor. Hatta çok uzun süredir nişan yüzüğünü bile takmıyor. Sinem’e göre dönüş asla olamaz. Arda’ya göre her ayrılık sonu gibi yine barış olabilir. Durum karışık diyeceğim ama aslında çok net.

 

 

 

KAÇAN KOVALANIR

 

 

 

Bakınız kaçan kovalanır. Ben bu durumdan anladığımı söylüyorum size. Yıllardır Arda Turan istediğini yaptı. Kaçamaklar, çapkınlıklar. Sinem Kobal ise hep bekleyen, affeden kabul eden taraftı. Ama işte “Artık yeter” geldi mi kadında, gelmiştir. Anladığım kadarıyla Sinem’e de gelmiş. Geri dönüş yok. Yani Sinem, Arda’ya eskisi gibi değil. Tavrını çok net koymuş ve yazdan beri de görüşmüyor. Yani Arda’nın her aradığında yanında olmuyor. İstediğini çok net dile getiriyor. O yüzden de Arda “paniklemiş” durumda geliyor bana. Bu sefer kız elden tamamen gitti durumu yaşanıyor. Bakınız bu tamamen benim bu hafta sonu ikilinin en yakın arkadaşlarıyla konuştuğum, anladığım ve çıkardığım sonuç. Öyle ki, Arda’nın en yakın arkadaşları, Sinem’in en yakın arkadaşlarının “Hayırdır Sinem pek mutlu gözüküyor. Arda’yı hiç özlemiyor mu sizce” diye ağız arayacak kadar bir durum var ortada. Ne demek istediğimi umarım anlatabilmişimdir. Kız artık kararı vermiş gidiyor. Hatta gitmiş bile. Sinem’in gündeminde uzun süredir Arda hiç yokmuş ve keyfi de çok ama çok yerindeymiş. Vallahi ne yalan söyleyeyim Sinem adına çok sevindim. Güzel, başarılı, sempatik bir kız. Dizi, sinema derken ortalığı kasıp kavurabilecekken sırf sevgilisi istemiyor diye kendini eve kapatmak haksızlıktı. O yüzden de yolu açık olsun Sinem’in.