ASTRONOMİYLE ilgilenir, astrolojiden uzak dururdum. Ne zaman ki Hande Kazanova, Zeynep Turan, Dinçer Güner ve Binnur Zaimler'le tanıştım, ne zaman ki Hakan Kırkoğlu'nu takip etmeye başladım, astrolojinin kıymetini de anladım.
Astrolojiyle ilgilenen bu kadar insan tanıyorum da bir astroloji haritam var mı? Yok! Bakıyorum, etrafım astroloji haritası olmadan adım atmayan insanlarla dolu. Koca koca işadamları, oyuncular, yazarlar, şarkıcılar... Yıldız haritalarındaki tarihlere göre anlaşma imzalayan, iş başvurusu yapan, tatile çıkan, ev alan, otomobilini satan, hamile kalan...
İLK KEZ DÜZENLENİYOR
İşte, Türkiye'de son 10 yılda iyice artan bu merak yanında bir de festival getirdi. 25-27 Kasım tarihlerinde UNIQ İstanbul'da, Türkiye'nin ilk astroloji festivali ‘Astrofun Fest' düzenlenecek. Üç günlük festivalde seminerler, söyleşiler ve workshop'ların yanı sıra Astro müze, Astro sergi ve Astro kütüphane de yer alacak. Yerli ve yabancı 34 astroloğun katılacağı festival alanına giriş ücretsiz ancak eğer workshop'lara ve astroloji seanslarına katılmak istiyorsak bilet almak gerekiyor. Biletimi aldım. Hem astroloji ile ilgili kafamdaki soruların yanıtını arayacak hem de sonunda ben de bir yıldız haritasına sahip olacağım.
RAKAMLARLA FESTİVAL
-3 gün sürecek.
-26 seminer düzenlenecek.
-23 workshop yapılacak.
-22 söyleşi gerçekleşecek.
-34 astrolog katılacak.
Mars'a mı gitsek?
HAZIR gökyüzünden bahsetmişken, National Geographic'te ‘Mars' belgeselini seyrettiniz mi? 6 bölümlük belgeselin ilk bölümü geçen pazar yayınlandı. Bir belgeselden ziyade, dizi demek daha doğru sanki. İzlediğimden anladığım, bilimadamları özel bir şirketin uzay araçlarıyla 2033 yılında Mars'a ilk kafileyi göndermeyi kafaya koymuş, ön çalışmasını yapıyor, bizi bu fikre alıştırıyor. Dünyanın ömrü tükeniyor... Mars'a gidecek ve insan ırkının devamlılığını orada sağlayacakmışız. Bu kadar acıyla, nefretle, yalanla dolanla, mutsuzlukla mahvettiğimiz dünyadan sonra insan ırkının devamlılığına gerek var mı ki? "Biz dünyanın kıymetini bilemedik, Mars'ta ne işimiz var" diye düşünürken, Mars Derneği Başkanı Robert Zubrin'in "Mars'a kim gidecek" sorusuna verdiği "Her kesimden insan olacağı kesin. Ama asıl önemlisi kimin olmayacağı: Farklı kimliklere karşı hoşgörüsüz kişileri Mars'a yollayamazsınız" cümlesini okudum. Bir umut doğdu içime. Empati yapmayı, sevmeyi, sevilmeyi bilen, ahlaklı ve vicdanlı insanlar seçilse keşke, belki de kurtuluşumuz Mars'tadır...
Evet, üzdünüz bizi...
OYUNCU Ömür Özdemir'in, sosyal medyadaki adıyla Ceri Levis'in İnkılap'tan çıkan yeni kitabı ‘Fazla Şaapma'yı kahkahalarla okurken, ‘Üzdük beyler' başlıklı bölümünde kahkaham hüzne dönüştü.
Özdemir, erkekler adına bir hesaplaşma yapmış ve şunları yazmış...
-En son okuduğu kitap Cin Ali Tatilde olan kadınlar için, Hegel, Satre, Descartes kitaplarını elinden düşürmeyen kadınları üzdük.
-Elleri takma tırnak yapıştırıcısı kokan kadınlar için, elleri mandalina kokan kadınları üzdük.
-Konu eski sevgilisine gelince, "Allah belasını versin pisliğin, geberir inşallah" diyen kadınlar için, "Boşver ya konuşmayalım canı sağ olsun" diyen kadınları üzdük.
-"Aşağıya inip taksiciye parasını ödesene" diyen kadınlar için, paraya sıkıştığımızda varını yoğunu veren kadınları üzdük.
-Arkamızdan iş çeviren kadınlar için, arkamızdan ağlayan kadınları üzdük.
-Orasının burasının fotoğrafını gönderen kadınlar için, zeytinyağlı yaprak sarması gönderen kadınları üzdük.
-"Ayı gibi oldun" diye burun kıvıran adonis manyağı kadınlar için "Oy ben senin göbişini yerim" diye sevip, göbeğimizi yastık yapan kadınları üzdük.
Evet, beyler üzdünüz bizi... Bir ekleme de ben yapayım, size kendinizi ‘erkek' hissettiren kadınlar için, önce ‘insan' olduğunuzu bilip, kıymet veren kadınları üzdünüz hem de çok üzdünüz...