Bu kadar asil, şık, özenli, tarz olarak tamamen eski İstanbul beyefendileri ve hanımefendilerini, onların devamı genç nesli bir arada gördüm ya kapıda birileri içeri girmek ya da çıkmak için beni itmek yerine (bkz metro vs...) "Önden buyrun hanımefendi" dedi ya, anında fabrika ayarlarıma geri döndüm. Kabalığın, cahilliğin, küstahlığın ortasından çıkıp bir anda bir vahaya ışınlanmış gibiyim...
NEREDE SAKLANIYORLARDI?
İyi ki geldin, iyi ki bizleri buluşturdun Jose Carreras, sayende bunca zamandır nerede saklandıklarını bilmediğim bu nazik ve kibar insanlarla aynı çatı altında buluştuk. Pek tabii yok muydu, vardı onların içinde de 3-5 görgüsüz, saygısız...
Mesela konser başladıktan sonra gelip sahne önünde dolaşan, daha konser bitmeden trafiğe kalmayayım diye kalkıp giden... 6 bin kişinin doldurduğu Ülker Sports Arena'da olacak tabii o kadar...
NEZAKET DE BULAŞICI
Geçen cumartesi gecesi gerçekleşen konserin bitiminde beş kez Carreras, iki kez de birlikte sahne aldığı soprano Simge Büyükedes bis yaptı. Vay vay! 7 bisli konser... Dünyaca ünlü orkestra şefi Roberto Molinelli yönetimindeki 56 kişilik İstanbul Senfoni Orkestrası bile şaşkındı izleyicideki bu coşkuya. Sanırım mutluluk gibi nezaket de bulaşıcı. Kapıdan çıktığımızda arenanın önünde bekleyen minibüs şoförleri şöyle bağırıyordu: "Buyrun efendim Kadıköy'e gidiyoruz... Hanımlar, beyler bu taraftan lütfen..." Çok yaşa Carreras çok yaşa bu konseri gerçekleştiren 73 Organizasyon, Piu Entertainment ve İcon İletişim, sayenizde ruhumuz nefes aldı.
Sen de mi Brad!
Geçen gün HT Magazin'in arka kapağında dış haberlere göz gezdirirken Brad Pitt'in Angelina'nın ardından depresyona girdiğini evinde oturup acılı aşk şarkıları dinlediğini okudum. Aldı beni bir gülme... E Allah'ın sopası yok, Brad Pitt de olsan fark etmez, her canlı bir gün bu yollardan geçecek. Sadece şunu anlamıyorum, insan neden yarasına kendi eliyle tuz basar? Oysa Sertab Erener bir vakitler ne güzel söylemişti,"Giden gitsin sen şarkılar söyle içinden, boşver" diye... Ama oturup da Ümit Besen ve Pamela'nın seslendirdiği ‘Seni Unutmaya Ömrüm Yeter mi'yi dinlerseniz pek tabii depresyonun dibini görürsünüz.
Buyrun size, ayrılığın ardından dinlenebilecek şarkı önerilerim:
1-Sezen Aksu- İhanetten Geri Kalan
2-Ajda Pekkan- Ayrılık Ateşi
3-Sıla- Acısa da Öldürmez
4- Sertab Erener- Cumartesi Pazar (İyileşiyorum da iyi bir alternatif olabilir)
5- Göksel- Yalnız Kuş
Umudunu kaybetme
Şarkılardan bahsetmişken, Badem grubundan ayrılan Mustafa K. Öztürk'ün ilk solo şarkısı ‘Azize' de umutsuzlar için iyi bir seçenek olabilir. ‘Aşk beni bu saatten sonra bir daha bulmaz ki' diyenlere ithaf edilmiş şarkı. Hayatta bir yerlerde herkesin bir Azize'si vardır... Klipte de bunu anlatmışlar zaten. Hiç ummadığın anda karşına öyle biri çıkar ve yaralarını öyle bir sarar ki, insan bir önceki ilişkisinin bittiğine duacı olur...