X

Herkesin pazartesi sendromunun ertesinde “Ulan millet tatilde uzun kahvaltıların ardından denize girip şezlongda güneşlenirken benim ne işim var işte” diyebileceği şu yaz ortası salı sabahlarından biriydi. Bahçelievler'den Talimhane'deki gazeteye gelmek için 08.50'de evden çıkarken, arkadaşları Westerhazy'lerin havuzu başında kendi evine 'yüzerek' dönmek için planlar yapan Neddy Merrill'in destansı yolculuğunun bir benzerini yapacağımdan haberim yoktu. Neddy, Graham'ların havuzundan sonra Hammer'lar, Lear'lar, Howland'lar ve Crosscup'ların havuzunda yüzecek, Ditmar Caddesi'nden karşıya Bunkers'lara geçecek ve kısa bir yoldan sonra Levys'lere, Welcher'lara ve Lancaster'daki belediye havuzuna varacaktı.Sonra Halloran'lar vardı, Sanches'ler, Biswanger'ler, Shirley Adams, Gilmartins ve Clydes'ların havuzu ve ardından sıcak mutlu yuvasına varacaktı! Evine böyle olağandışı bir yolla gitmeye kalktığından kendisini bir hacı, bir kâşif ve ünlü bir adam gibi hisseden zavallı Neddy'nin aksine benimki her Allah'ın günü tekrarladığım alabildiğine

 

sıradan ve sıkıcı bir yolculuk doğrusu.

 

 

 

MACELLAN'A RAHMET!

 

 

 

Talatpaşa Bulvarı'ndan geçip eski kola fabrikasının önünde Bahçelievler'i Bakırköy'e bağlayan köprüden E-5'e bağlanıp Haliç'ten sonra Kasımpaşa’ya doğru dönerek Piyalepaşa, Dolapdere ve Talimhane'deki gazetenin otoparkına varan alelade bir rota... Diğer yüzlerce salı sabahı gibi sabahtı işte. Bütün gece yağanm yağmur ben arabaya gidene kadar “Bu aptalı da ihmal etmeyeyim” deyip bir parça da beni ıslattı ve durdu. Arabaya bindim. Bahçelievler'den E-5'e çıkan 2 dakikalık yolu 50 dakikada alamayınca, üstüne radyodan yıllardır her yağmurda Van Gölü'ne dönen Merter'in sular altında olduğunu öğrenince aklıma Macellan'ı mezarında ters döndürecek bir fikir geldi. Gideceğim yönün tam tersine, Ataköy'e döndüm. Sahile çıkıp Galleria'nın önündeki bomboş yoldan geçerken E-5'te bekleyenleri düşünüp kendimi tebrik etmiştim ki Yedikule'de durduk! Duruş o duruş...

 

 

 

BOĞULAN OTOMOBİLLER!

 

 

 

Avrasya Tüneli'nin kapalı olduğunu duyan bazı araç sahiplerinin otomobillerini oldukları yerde döndürüp ters yöndeki Zeytinburnu'na doğru gitmelerine o an trafikte olan hiç kimse şaşırmadığı gibi ben de şaşırmadım. Bu şaşırmama durumuma daha çok şaşırdığımı da belirteyim. Janjanlı Hollywood filmlerinde gelen arabaların ters yöndeki kovalamacaları havalı görünebilir ama ters yönde ilerleyen Şahin’deki abinin gülerek “Dön kardeşim dön, o tarafta arabalar boğuluyor” demesi ancak bir absürt komedide rastlanabilecek bir durum takdir edersiniz ki! Milim milim ilerleyen trafikte önündeki BMW'ye çarpan beton mikserinin sürücüsünün çaresizce lüks otomobilin tamponunu düzeltmeye çalışması dakikalardır trafikte aynalardan birbirini kesen bizlerin neşesi oldu. Radyoda 'havayı koklayan adam'ın arabasıyla selin ortasında kaldığını ve sunroof’tan yukarı çıkacağını duymak memleketin bu gibi durumlara 'burnunun tıkalı' olduğunu göstermesi açısından manidardı doğrusu...

 

 

 

VATANDAŞ PHELPS

 

 

 

Neyse 3 dakikalık yolu 3 saatte geçtikten sonra Yenikapı-Aksaray arasındaki altgeçide ulaştım. Önümdeki Cizre Nuh Turizm'e ait otobüs altgeçidi Kızıldeniz gibi yara yara ilerlerken arkasına takıldım. Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u fethetmek için gemileri yürütmüştü, biz de otomobilleri yüzdürüyorduk... Anlatılmaz yaşanır dedikleri türden bir deneyimdi doğrusu... Distopik bir film gibi sağda solda terk edilmiş otomobiller, çekiciler ve paçalarını sıvamış kaldırımda oturan sürücülerin arasından Vezneciler'e, oradan da gazeteye geldim. Otoparka girerken saat 13.05'ti! Normal şartlarda 20-25 dakika sürmesi gereken yol tam 4 saat 15 dakika sürmüştü. Günlük güneşlik bir günde havuzdan havuza atlayarak sıcak yuvasına gitmeye çalışan Neddy Merrill, günün sonunda bulutlarla kaplı bir gökyüzünün altında yağmurdan ve yorgunluktan bitkin bir şekilde ulaştığı karanlık ve bomboş evin önünde kayıp giden hayatına ağlıyordu. Ben gazetede odaya çıkıp koltuğa oturduğumda Aksaray'ın ortasında kaldırıma doğru yüzen 'Vatandaş Phelps'le “Mecidiyeköy'de denizanası var gelmeyin” tweet'ine gülüyordum.