Her tarafından yeşillik fışkırıyor olması, üzerinin tamamen açılıp bizi dışarıdaki temiz havayla buluşturması gibi nedenlerden ötürü favorilerim arasında olan Nopa’nın yeni şefi Deniz Ahmet Köse, mönüye yeni eklediği
lezzetleri tattırmak üzere bizi yemeğe davet etti. Deniz Şef bize yeni keşiflerini tanıtırken, biz de Nopa’nın kokteyl şefi Kevin Patnode’un elinden çıkma yeni tatlarla konuya eşlik ettik. Lavanta karidesleri, gyoza’ları ve pancarlı risoto’ları kendimizden geçercesine tadarken gecenin sonunda Deniz’in elinden çıkan dondurmalarla mutlu sona ulaştık! Masada yaşanan gastronomik orgazmın Deniz Ahmet Köse’nin aldığı eğitimleri gündelik hayatındaki gustosuyla birleştirmesinin önemli bir rolü var tabii. Bir ara masada konu biz Türkleri memnun etmenin zorluklarına kadar geldi. Hep merak ettiğim “Mutfak kapandı” sözünün gerçekliğini sordum. Bilirsiniz, restorana geç gittiğinizde duyduğunuz ama biraz ısrar edince açılabilen mutfakların sırrı ne? Mutfak kapandı dendiği zaman normalde tüm ekip temizlik işlemine başlamış bulunuyor ve bu yüzden yemek servis edilemiyormuş. Hatta Miami Nobu’da çalışırken bir gece 23.00 sularında Shakira gelmiş ve mönü istemiş. Ünlü şarkıcıya “Mutfak kapandı” denilince de hiç üstelemeden kokteylini söyleyip geceye devam etmiş. Düşündüm de, bizde bu anlayışı gösterebilecek bir şarkıcı tanımıyorum galiba. Neyse bu arada Kevin’in kokteyllerine bayılanlar çok yakında Tünel’deki House Cafe’nin altında yeni bir mekânla karşılaşacaklarmış.
Moda’ya Fransız kalmayın
Okul döneminde her gün karşıya geçmenin verdiği sıkıntıdan olsa gerek, artık çehresi tamamen değişmesine rağmen Moda’ya çok gidemeyenlerdenim. Fakat St. Joseph lokalinin içine kurulan Brunelle’in
methini o kadar çok duydum ki cumartesi gündüzünü yaşamak üzere oradaydım. St. Joseph’liler Derneği tesisi olan Club Quartier’nin içinde yer alan Brunelle, Akdeniz iklimine uydurulmuş bir Fransız mutfağı. Gastronomik tabaklar yiyorsunuz ama fiyatları Moda standartları civarında. Brunelle’in şefi biraz milföy hastası olmalı ki çorbamın üzerinde, balığımda, en son da tatlımda milföy olması bunun kanıtıydı galiba. Ama bu ince hamura sarılı levrek, karamelize soğanla birleşip harikalar yaratmıştı. Tesisin içinde bulunan bir başka mekân Sivuple, taş fırından çıkan leziz pizzaları ve özel salataları ile tatlı bir mahalle işletmesi. Yakında açılacak çatı barı ile karaoke geceleri hizmete geçecekmiş. Bir de gazino planı duydum ki heyecan verici. Bu kış Moda Gazinosu geceleri olacakmış, işin bu kısmını çok merak ettim.
Olan biten
-Klein hafta sonu yine kalabalık ötesiydi. Yıllardır Love’ı ayakta tutan İsmail Alper bu sefer yanına genç bir ekip alarak Türkiye’ye özlenen bir gece kulübü kazandırdı. Dans etmek isteyenler de flört etmek isteyenler de aynı kulüpte eğlenebiliyor. Ben gittiğimde Cem Yılmaz oradaydı, sayıları bir hayli fazla olan genç oyuncuları saymıyorum bile. Klein oturur oturmaz yeni mekânın hazırlıkları başlamış bile. Klein’ın kardeşi olacak mekân, üst kata açılıyormuş.
-Sıla nihayet bir erkek dergisine, GQ’ya poz verdi. Reklam filminde sahilde şortla dolanan Sıla’yı çok sevenlerdendim, bu yüzden GQ çekimine de bayıldım. Perşembe akşamı yapılacak ödül törenine de güzelliğini saklamadan sergileyeceği bir kostümle gelir umarım.
-Kelebek Ödülleri’nde bu sene verilmeye başlanan “En yakışan çift” ödülü aşırı sempatik geldi. Barış Arduç sevgisi Elçin Sangu’ya ödülü getirdi gibi geldi bana. Barış Arduç öyle bir hal aldı ki neye aday olsa götürür bu ara. Gecenin sunucusu Halit Ergenç’in töreni bir müzikal şarkısıyla açmasını beklerdim. Sunuculuğunu çok beğendiğim aktörün, şarkıcılığını da dinlemeliydik.