Yeni doğum yapan karısını evde bırakıp tatil beldesinde kadınlarla kırıştıran erkekler... Çok bilinen bir evliliği varken başka kadınlarla sokak ortasında yakalanan erkekler... Söz konusu bu isimler ünlü olunca magazin sayfalarında bu tip haberler iyi gidiyor tabii ama sadece popüler dünyada olup biten gelişmeler değil bunlar. Ortadaki sadece ünlü isimlere özgü rahatlıklar olarak kabul edilmemesi gereken ciddi bir problem aslında. Ülkemizdeki bütün erkek çocuklar "Askere git, işini kur, evlen ve çocuk yap" direktifleriyle büyütülüyor. "Evlen ve anne ol" formatıyla büyütülen kızlar da duruma razı olarak gelişiyorlar sanki. Bir yandan da biyolojik faktörler var. Her iki cinse de görev olarak sunuluyor evlenip çocuk yapma hadisesi. Özgür takılmalarına devam ederken bir anda "Ben evlenmeliyim" moduna geçen erkeklere şaşırmıyoruz artık. Kendisine öğretilenleri gerçekleştirmek üzere normlarına en uygun kadını bulup işleme başlıyorlar. İmzalar atılıp çocuk doğurunca da görevlerini tamamlamış gibi hissediyorlar galiba. Bu yüzden de kadının çocuk büyüttüğü dönemlerde gönül eğlendirmeyi kendilerine tanınış bir hak olarak belliyorlar. Çapkınlığı ile ünlü adamların ilk önce sürpriz şekilde evlenme haberlerini okuyor, sonra da eşlerini nasıl aldattıklarını okuyoruz ya, arada kalan zaman zarfında olan biten bu kadar basit aslında. Tabii erkeklerin hesaba katmadığı bir bölüm var ki o da kadınların tepkisi. Kimi durumu normal karşılıyor ama kimi de burnundan getiriyor. AVM'nin ortasında öpücüklere boğulmak zorunda kalan Kaan Tangöze'nin bu durumdan mutlu olduğunu sanmıyorsunuz öyle değil mi?
Kadın gücü
Geçen hafta magazin dünyasının en önemli kadınları Nilgün Bodur'un Tefal için verdiği davette toplandı. O gün bir araya gelen isimleri saymaya kalksam köşem yeterli olmaz herhalde. Nilgün bize Actifry ile yaptığı yemekleri tanıtırken güzel kadının alametifarikasını düşündüm bir ara. Çok önemli markalara kurumsal çeki düzen vermek üzerine bir hayatı varken kendi mutfağından yola çıkarak oluşturduğu Nunu's Kitchen kısa sürede marka oldu çıktı. Daha önce firmalara kimlik kazandıran Nilgün, bu sefer kendi markasına bir yer açmış oldu. Tabii onun başarısının sırrı yalnız yemeklerinde değil. Hep bahsedilen, ama içi bir türlü doldurulamayan "Güçlü kadın" tanımının yeryüzündeki modern karşılıklarından biri o. İş hayatının yanı sıra evliliğini bitirip tek başına ayakta durmayı, yeni bir hayat kurmayı ve o hayatla baş edebilmenin kurallarını koyan biri. Kadınlar onu boşuna el üstünde tutmuyor. Yemekleri kadar hayat tarzı da sembolleşti çünkü. Hep acıklı kadın hikâyeleri duymaya alıştığımız şu günlerde eminim ki onun hikâyesi birçok kadına ilham oluyordur.
'Biz kardeşiz'
Başka derdimiz yokmuş gibi bir de Rusya ile gerilim eklendi hayatımıza. Rusya ile ticari bağlantıları olan bir işadamı değilim belki ama bu gerilimin etkilemediği dal kalmamasından şikayetçiyim. En son bu cuma Küçükçiftlik Park'ta Rus piyanist Evgeny Grinko konserinde yaşananlardan bahsedeyim o zaman biraz. Ünlü piyanist, zaten her gerçek sanatçıda olan mahcup tavrı ile sahneye çıktı ve çok az konuşarak konseri devam ettirdi. Kurduğu cümleleri itina ile seçiyor ve kısa kesiyordu. En son mikrofonu eline aldığında "Ülkelerimiz arasındaki bu gerilim hakkında bir şey söylemek istiyorum ki biz kardeşiz" dedi ve yine mahcup bir şekilde yerine oturdu. Evet işin özeti tamamen böyle, biz kardeşiz. Yunan-Türkiye bakış açısını daha yeni yeni oturtmuşken bir de Rusya'yı almayalım karşımıza lütfen...
Olan Biten
- İş çıkışlarını biraz daha heyecanlı bir hale getirmeye karar veren Bebek'teki Happily Ever After her perşembe akşamüstü özel event'ler yapmaya başlamış. David Şaboy'un DJ'lik yaptığı geceler Bebek'e yeni bir tat katmış.
- Aslında 21 Aralık olan "En uzun gece" bu sene 19 Aralık'a taşınmış ve AKUT yararına bir yarış düzenlenmiş. 19 Aralık gecesi saat 22.00'de başlayacak "Longest Night / Run or Ride", Taşdelen Ormanları'nda yapılacak.