X

Pazar günü sona eren Contemporary Istanbul sanat fuarına bir şekilde yetişemediyseniz eğer çok şey kaçırdınız dersem yalan olur. Bu sene fuar genel olarak eserlerden çok ürünlere yer verdi. Sizi şaşırtacak, üzerinde düşünmenizi sağlayacak pek eser yoktu ama salona aldığınız yeni koltuğunuzun tam üstüne gidecek renkte bir tablo almanız için fırsatlar bir hayli fazlaydı tabii. Fuarın yüzde 80’ini oluşturan ürünlerin yanında pırıl pırıl parlayan eserler ve sanatçılar ise şöyleydi:

 

 

 

Şili asıllı genç sanatçı Victor Castillo’nun “Big Dream” serisinden olan tablo “Shame” adını taşıyor. Sanatçının ironik ve sarkastik bakış açısını yansıtan bu eser fuarın en ilgi çekici işleri arasındaydı. Fuar dönemince İstanbul’da olan sanatçı Sofa Hotel standında canlı canlı eser yaptı. Her sene İstanbul’a harika eserlerini getiren sanatçı bu sene de oldukça ilgi çekiciydi.

 

 

 

EN GÜZEL DUYGULARIN KATİLİ

Yenilikçi Türk sanatçılardan Hüseyin Arıcı’nın anlatım gücü bulunduğu ortamın değerini arttıran cinsten. Bir kuş ölüsüne kurtların hücum etmesini resmettiği çalışmasının adı “En Güzel Duyguların Katili!” Hacettepe Üniversitesi resim bölümünden mezun olan sanatçı 2013’ten beri açtığı sergilerinin ardından 2016 yılından beri CI’in düzenli katılımcısı. Modelaj hamuru üzerine yaptığı yağlı boya tablosu fazlasıyla yaratıcıydı.

Baktığınız anda beyninizde sorgulama mesajı uyandıran eserlerin sahibi Nesren Jake, bu sezona üzerinden modanın dev markalarının logosu olan bombaları ile katılıp kafa karıştırmaya devam etti. Suriye’nin bombalanmış sokaklarında dolaşan Mickey Mouse fotoğrafları ise bu seneki fuarın en iyi fotoğraflarından biriydi şüphesiz.

 

 

 

SAKİN ÇIPLAKLIK

Koray Erkaya materyali Kanada’dan getirdiği özel bir malzemeye bastığı fotoğrafları ile oldukça ilgi çekiciydi. Özel metal plakalara bastırdığı fotoğrafların içine aydınlatma yerleştirilmiş gibiydi doğrusu. Nasıl yaptığını anlamak için bir süre eserinin önünden ayrılamadım. Her zaman nü görüntülerine alışkın olduğumuz Erkaya bu sene çıplaklık konusunda daha sakindi.

 

 

 

SELFIECİ HERKÜL

Son üç senedir en çok ilgi çeken eserleri yapmayı kendi tekeline alan Emre Yusufi bu sefer selfie çeken Herkül’ü ile meydandaydı. Bir telefon markasıyla sponsorluk anlaşması yapıp, fuar alanında o marka telefonun çekimleri kullanıldı ama sanatçı, eseri satın alan sanatsever için altın bir telefon yapıp marka telefon yerine onu yerleştirecekmiş. O halini de görürüz umarım.

 

Alıntı ama olsun!

 

 

 

Contemporary Istanbul 2018’in bu sene önünde en çok fotoğraf çektirilen ürünü ise yine Ahmet Güneştekin’e aitti. Ahmet Güneştekin bu sene de hem Amerikalı sanatçı Jim Leedy’den hem de İranlı sanatçı Hossein Edalatkhah’ın eserlerinden etkilendiği ürünüyle ortadaydı.

Ahmet Güneştekin'in Ölümsüzlük Odası

 

 

 

Özellikle Edalatkhah’ın renkli kurukafaları yaptığı senelerde Türkiye’de yaşadığı düşünülürse Güneştekin’in etkileşim için fazla bir araştırma yapmasına bile gerek olmadığı apaçık. Ama yine fuarın en yüksek ilgisi kendisindeydi tabii.

 

 

 

Bu ülkedeki hiçbir ödül bizi heyecanlandırmayacak mı?

 

 

 

Fizy müzik platformu Türkiye’nin ilk dijital müzik ödüllerini vermeye karar vermis ve biraz aceleye gelmiş gibi duran kategorileri belirlemiş. Aceleye gelmiş diyorum, çünkü törende dağıtılan ödüller o kadar garip ki her haliyle düşünülmüş olduğu aşikar. “Babalar’a verelim gitsin” mantığıyla dağıtılan ödül mü olur? En iyi erkek sanatçı Tarkan, En iyi kadın sanatçı Sezen Aksu. En iyi grup Mor ve Ötesi… Hadi konu en iyi albümlerse Tarkan ve Sezen Aksu geçen sene albüm yayınlamıştı Allah’tan. Fakat MFÖ tek bir şarkıyla herkesin önüne geçmiş, işe bak sen! Yüz Yüzeyken Konuşuruz her platformda birinci oldu aslında ama onlar pek basında yer almaz, biz Mor ve Ötesi'ne verelim ödülü boş verin, denmiş sanki…

 

 

 

Basın bülteninde okuduğum “Dijital Platformlarda En Çok Arama Yapılan Sanatçı” kategorisinde ödül, Ahmet Kaya’nın oldu” cümlesi ise gerçek dışı gibi duruyordu. Sanki gerçekte var olmayan ama Ahmet Kaya ödül alsın diye uydurulmuş bir kategori. Bu kategorileri geçince de kurul “Fazla resmi oldu değil mi, biraz da gençlere ödül serpiştirelim” diyerek Mabel Matiz, Mahmut Orhan ve Edis’i olaya dahil etmiş. İlk şarkısını 2016’da yayınladığı halde 2018 yılının sonunda “En iyi çıkış yapan şarkıcı” dalında Aleyna Tilki’ye ödül verilmesi içler acısı. Sırf basında “Aleyna’ya iki ödül birden” haberleri çıksın diye bir de “En iyi klip” dalını da genç şarkıcımıza hediye etmeyi unutmamışlar. Geceye “Tüm Zamanların En İyi Grubu” ödülünü almaya gelen MFÖ, diğer ödül sahipleri Mable Matiz ve Edis’in törene asistanlarını göndermesini eleştirmiş. E ödül töreni körler ve sağırlar birbirlerini ağırlar kıvamında olunca olaya dahil olmak istemeyip asistan yollamaktan daha doğal ne olabilir ki?