X

Bir süredir radyoların en fazla çaldığı şarkılardan biri Sana Doğru. Bora Duran’ın şarkısı Türk popunun geldiği etnik noktayı çok iyi kullanmış, şarkı ilk dinleyişte dilinize dolanıyor.

Geçen hafta yayınlanan Powertürk Müzik Ödülleri’nde aday gösterilen şarkının bir klibi olduğunu da o zaman fark ettim. Ama fark etmez olaydım tabii.

Güzelim şarkıdan soğutacak derecede bir kliple göz göze geliverdim. Bora Duran artık bir hit sahibi olarak devler ligindeyse bu tip kliplerden acil uzaklaşması gerektiğini de öğrenmeli.

İlk önce Youtube videoları basitliğinde bir şey mi çekmek istemiş acaba diye düşündüm ama kamera kullanıldığına göre içine biraz profesyonellik giriyordur herhalde diye çıkar yol bulmaya çalıştım.

Finalde yönetmen hanesinde kendi ismini görmemle videonun neden İbrahim Tatlıses kliplerine benzediği konusu da aydınlanmış oldu.

Sanki arabayla dolaşırken beğendikleri yerlerde durup klibi öyle çekmişler. Her şey bir yana Bora Duran’ın stylingi inanılmaz! Arabanın arkasında duran kıyafetlerle idare etmişler gibi gözüküyor.

Soyu tükenmekte olan kapri pantolonun eğer boyunuz 1.85 ve üzeri değilse üzerinizde ne kadar kötü göründüğüne dair belgesel niteliğinde bir çalışma dersek yerinde olur.

Ama güzelim dansçıların bu kadar kötü kurgulanması içini burkuyor insanın. Allah’tan kimsede klip izleme gibi bir alışkanlık kalmadı. Her klipte Beykoz Kundura Fabrikasını görmekten insanların içine fenalık gelmiş olabilir tabii.

Pharrell Williams ve Gesaffelstein gibi İki büyük isim düet işine girişti mi akıllarda sorular dönmeye başlıyor; Gesaffelstein biraz yumuşamış mı acaba? Pharrell niye bu şarkıya dahil olmuş ki? ‘Blast Off’ da bu tip sorguları atlattıktan sonra doğruları konuşalım.

İsimlerin öne çıkma savaşı vermediği şarkı müzik odaklı bir şarkı olmuş, şan şöhret ikinci planda. Daft Punk’ın biraz daha koyu versiyonu diyebiliriz belki.

Videoadaki şeytani dokulu karanlık görüntülere rağmen şarkı tatlı bir dans ritmi taşıyorsa buna Pharrell’e borçlu olmalıyız.

Tarzını 90’lar estetiğine bulanmış bir synth-pop, future bass füzyonu olarak tanımlayan Kaos Köksal ilk single’ı Bugün Ölemem’i yayınladı.

Kalben’in eşlik ettiği şarkı ilk dinlediğinizde sizi alıyor. Batı soundu ile başlayan şarkının sonuna doğru eklenen darbukayla birlikte gelinen nokta hayli heyecanlı.

Kaos Köksal şu sıra ilk albümünü kaydediyormuş ki müzik dünyası adına merak uyandırıcı.

Popun hızla değer kazanan rengi Simge, yeni klibi Aşkın Olayım ile birlikte onu neden sevdiğimizi bir kere daha anlamamıza sebep oldu.

Evet Aşkın Olayım’ın Ozan Bayraşa versiyonu şarkının da Simge’nin de ruhuna daha çok uyuyor. Ama Simge’nin onun hızlı yükselişinin en önemli nedenlerinden biri olan yeni olanı deneme cesareti, Onurr’un yaptığı trap versiyonunu göz önüne sunmasına neden olmuş olabilir.

Dilerim Simge ve Onurr’un arkadaşlığı daha pek çok cesur deneyim yaşatacak bizlere.

Festival dönemini özledik!

İstanbul’u 8-9 Mart’taki Sonar Festival heyecanı sarmış durumda. Bize yazı hatırlatan şeylerin başında gelen festivallerin verdiği mutluluk her mevsimde aynı neredeyse.

Avrupa’nın en prestijli festivalleri arasında yer alan Sónar’ın İstanbul ayağı, bu yılki programında; Modeselektor (Live), Laurent Garnier, Henrik Schwarz (Live), Matador, Kobosil, FJAAK (Live) gibi alternative dans müziğinin önemli isimlerini ağırlıyor.

Tabii Sonar sadece sevdiğin DJ’I kovaladığın bir festival değil, katılımcılarının her yıl fazlasıyla ilgi gösterdiği görsel-işitsel şovlar iki gecenin de deneyim zevkini ikiye katlayacak.

Sonar bu yıl Atina’da da yapılmaya başlanıyor. Bu hafta sonunda yaşayacağınız deneyim size yetmezse 11-12 Ekim’de komşunun eski bir fabrika içinde düzenleyeceği Sonar Athens’da eğlenmeye devam edebilirsiniz.