Haftabaşı Nice'de yaşayan arkadaşım beni otelimden aldı ve Monte Carlo'ya gittik, hem de taksiyle. Cote d'Azur'da yaşamanın da böyle bir kolaylığı var, dünyanın en hareketli şehirleri yanyana. Sıkılınca yandaki kulübe gidip eğlenmeye devam etmek gibi bir kafası var bu yüzden. Bahçeli devasa bir evde verilen partiye katıldık. Evin sahibi Derek bizi kapıda karşılayıp hemen ardından da iznimizi istedi. "Eski karım çok sarhoş oldu, onunla ilgilenmem gerek" diye yanımızdan ayrıldı. Biz de aynı yoldan içeri girip manzarayı seyretmek için bahçeye çıkmıştık ki Derek'in karısı, yanında genç bir çocuğun sürekli yüzünü yıkamasından dolayı söyleniyor, çocuk da kadına aldırış etmeden yüzünü suyla yıkıyor. Derek bizim de onların yanına gelmemizi görüp ilk önce karısıyla, sonra da açılsın diye sürekli karısının yüzünü yıkayan genç çocukla bizi tanıştırdı. Tanıştırıken de "Sevgilim" demeyi ihmal etmedi. Anında yaşadığım kafa karışıklığını atlatıp konu hakkında bilgi almaya çalıştım. Öyle ya, bizim topraklarda hala eski sevgiliden dost olur mu olmaz mı tartışması yapılırken, fazlasıyla boyut atlamış bir ilişki karşıma çıkınca bocaladım. Acaba dedim, eski kocanızın sizden sonra bir erkekle beraber olması, bir kadınla birlikte olmasından daha kolay hazmedilir bir şey mi? Kadın mantığını bir erkek olarak anlamak zor, kafasında kurduğu şeylere bilimin bile açıklama getiremediği durumlar oluyor. Konuyu danışma kurulumu oluşturan 100 kadına sordum, eski kocanın erkekle birlikte olmasının daha

hazmedilir bir şey olduğu gerçeğiyle karşılaştım. Kadınlar beni ömür boyu şaşırtmaya devam edecek.

Bi Madonna değil!

6 aydır bütün Türk starlarının konserleriyle aramızı bozan Madonna'dan sonra Jennifer Lopez'in konseri umut ışığı gibi gelmiştir herkese. Madonna'nın ki boyut atlamış, bambaşka bir alemin kapısını aralarken JLo bize hafif para harcanarak ve sağlam dansçılar bulunarak nasıl hoş bir seyirlik ortaya çıkaralılabileceğini gösterdi. Canlı söylediği anlarda kulağımız tırmalanırken o baştan sona Swarovski işlenmiş transparan tulumuyla bizi hipnotize etmeye çalıştı. Şovları o kadar yetersizdi ki akşam eve dönüp önceki konser görüntülerine bakmak zorunda kaldım. Malum, bizi ekonomik olsun diye sadece yarısı getirilmiş şovlarla kandıran çok oldu ama sponsor Bonus Card kesenin ağzını açmış olmalı ki, tüm şov buradaydı. Bizdeki her ünlünün eline davul alarak şov yaptım zannetmesi gibi yurtdışında da sahneye boks ringi kurulması klişesi vardır, Jennifer da bundan yararlandı. Hele bir ara çocuklarının görüntülerinden oluşan bir klip eşliğinde şarkı söylemeye başladı ki, aynı sıkıcı şovu bu yaz Gülben Ergen'den bekliyoruz. Lopez'in önceki turnelerinden birini olduğu gibi kopyalayan Ergen'e bu tarz bir şov da iyi gidebilir.

Yeni konser alanımız

Ataköy Atletizm Arena giriş-çıkış yolu düzenlenmiş, pek sorun çıkartmayan bir salon. Fakat normal olarak akustik namına bir şey yok içeride. Milyon dolarlık ses sistemi olmasına rağmen Jennifer Lopez'in canlı söylediği yerleri hiçbir şekilde anlamadık. Onun dışında konser izlemek için ideal bir mekan olmuş. Salonun önündeki kafeteryanın içinden 15 TL'ye aldığımız bayat ekmekli sandviçler ise zevkimize limon sıktı. Akşam konser olacağı, fazla satış yapılacağı belli, neden bir lira fazla verip doğru düzgün

hizmet verilmez bunu anlamam.

Kazak modası

Kurtulduğuma en sevindiğim kıyafetlerden biridir kazak. Artık kışlık montların oldukça profesyonelleşmesi nedeniyle içimize tişörtten başka bir şey giyemiyorduk ne güzel ama eski dostumuz kazak yeniden gündeme geliyor, hem de kayak tatillerinin dışında da moda artık. Ben Givenchy'nin yıldızlı serisine hastayım mesela. Defilede altına etek giydirildiğine bakmayın siz, henüz etek o kadar moda değil!