X

Magazinin çiftler konusunda en sevdiği başlıklardandır; "Evlilik yolunda ilerliyorlar". Bizde ünlüler çıkmaya başlar, bir-iki yemek randevusundan sonra yakalandıkları magazin muhabirleri tarafından hep aynı soruya maruz kalırlar; "Peki evlenmeyi düşünüyor musunuz?" Hani arkadaş düğünlerine gidersiniz oradan da bir aile büyüğü ya da akrabanız çıkar, "Eee sıra sana geliyor artık, evlenmeyi düşünmüyor musun?" derler ya, biraz aynı hesap. Bunu soranlar herhalde bir sabah uyanıp, "Ben artık evlenmeliyim yahu" diye kararlı bir şekilde yataktan kalkıp en yakınındakilere teklifte bulunuyorlar. Biliyorum, magazin muhabirlerinin sorusu "Ya tutarsa"dan ibaret. Onlar da haklı, bizim magazin ünlüleri ilişki saklamaya, inkar etmeye bayılıyor. Bu yüzden olayı yakalamak, taze tutmak önemli. Ama her beraberliğin evliliğe dönmesi gerekmiyor. Güzel bir flört dönemi geçirip ilişkinin gidişatına bakmak bazen umduğunuzdan daha uzun süre alabiliyor Ve çevrenizde sürekli bu soruyu soran birileri oldukça işin huzuru kaçıyor, zorundalık haline geldiği için inattan evlenilmiyor belki de. Sürekli sorulmasından sıkıldığı için pes edip evlenenlerin de bir-iki ay sonraki durumlarını iyi biliyoruz. Evilik konusu insanın en özel kararlarından biri, hangi ara bu kadar genele taşındı onu bilmiyorum.

Haftalık saçmalamalar

 

 

 

Gülben Ergen Twitter'a çocuklarıyla birlikte evinde süslediği yılbaşı ağacının önünde verdiği pozunu yükleyince kıyamet kopmuş. Kıyamet kopmuş dediğim Twitter sinirlisi çapulcular ortalığı ayağa kaldırmaya çalışmıştır sanırım. Zaten nerede eğlenen birileri var "Twitter kaybedenleri" orada. Kendileri eğlenmeye vakit bulamadıkları için başkalarına sataşıyorar. Saldırı noktaları da "Din!" İnsanların dinine inancına laf etmenin en büyük günah olduğu öğretilmedi mi bize? Onlar başka eğitim aldı herhalde.

 

 

 

140 saniyelik talk show

 

 

 

Lokal Anestezi serilerinee bayıldığım Erim Özşen gelecek haftalarda yeni projesi 140'la (140 saniye) bizi bir hayli eğlendirecek. Sadece 140 saniye süren bir talk şov hazırlayan Erim, süresi saatlere varan şovlarda ne kadar gereksiz vakit kaybedildiğini de ortaya koyuyor bu şekilde. Herhangi bir televizyon kanalında gösterilmesi yerine sosyal medyada paylaşılarak yayınlanacak olması da ayrı bir detay. İlk bölüm konukları Acun Ilıcalı ve Nil Karaibrahimgil'in kayıtlarını izledim, çok eğlenceliydi. Özellikle Nil'in yeni şarkısı "Çıplak Menemen"i dinleyip bayağı güleceksiniz. Merak edenler hemen @erimozsen adresini Twitter'dan takibe alsın.

 

 

 

OLAN/BİTEN

 

 

 

Etrafı yeni yıla girme heyecanının sardığı bu günlerde firmaların eski yılı yolcu etmek adına verdiği partilerin sayısı da arttı. Hemen aralığın ilk haftasında partisini yapan Damat/Tween mekan olarak Bebek Choice'ı seçmişti. Partide birçok Damat ya da Tween giyimli erkek olması beni utandırdı doğrusu, sevdiğim bir marka olmasına rağmen o gün üzerimde olmadığı için destekleyememişim gibi geldi. Aynı gün bir diğer parti de Swiss Hotel'in koca bir ağaç ev görünümlü restoranı Le Chalet'te verildi. Blogger Koray Caner'in Marks&Spencer'la birlikte verdiği partide sıcak şaraplar içip yılbaşı gecesi canlandırması yaptık adeta. Le Chalet'nin önüne kurulan buz pistiyle tam bir dağ evi havası yaratılmıştı. Gece biraz sakindi ama otel izin verse ve orada daha sert bir parti verilse tarihe geçer, o kadar iyiydi.