İnternette dolaşan ‘Atiye’deki Cübbeli’ videosunu izlemişsinizdir. Elinde mikrofon, karşısında kameraman, Atiye Sokak’tan geçerken ortalığın ne kadar dinden imandan çıktığını anlatıyor cübbeli sunucumuz! Ne olabilir ki o sokakta, bildiğin Atiye işte. Cübbeli sunucunun anlattıklarına bakılsa, sanırsınız Atiye Sokak’taki masaların üzerinde ön sevişme halinde insanlar. Yani her zamanki gibi masalarında yemek yiyen insanlar var. Dünyanın her yerinde olduğu gibi içerek, yiyerek günlerini geçiriyorlar. Gündelik sıkıntılardan kendilerini biraz az olsun uzaklaştırmaya çalışıyorlar. Çünkü yarın sabah olduğunda yine sıkıcı işlerine dönüp, hayatın ağırlığı karşısında bükülmeye devam edecekler. “Yüce ceddimizin kadınları burunlarının ucunu göstermezken, buradaki kadınların göbeklerine kadar her şeyi açıkta” diye geçtiği yerde bir tane bile öyle giyinmiş kadın yok. (Olsa ne olacak ki zaten.) Cübbeli sunucu, hızını alamayıp Osmanlı’nın ardından 80 sene içinde ne kadar dejenere bir toplum haline geldiğimizi de tekrarladı durdu. Hani o anda Atiye’deki masaların birinde olsam sunucu beyi kolundan tutarak “Abi Osmanlı dönemi kapanalı çok oluyor, siz arada birkaç bölümü atladınız galiba” diye acı gerçeği söylerdim. Bazen bu tip kişiliklerin geriye dönme isteklerinin aslında sadece ve sadece “çok kadınlı döneme geri dönüş” isteği olduğunu düşünüyorum. Kadınların göbeğine o kadar takmıştı ki, insanın aklına başka bir şey gelmiyor cidden.
Atiye’de gürültülü komşu
Nişanataşı Atiye Sokak’ın trafiğe kapatılmasından, yeni mekânlar açılarak hareketli hale gelmesine kadar geçen bütün sürece şahit olmuşumdur. O zaman eğlenebileceğimiz bir Salomanje vardı. Sonra seçenekler gelişti, yemek zevkinize göre takılabileceğiniz Atiye mekânlarının sayısı arttı. Atiye’deki mekânların hepsi aynı yönde ilerlerken geçen perşembe Blush Atiye’den yükselen canlı müzik sesleri o huzurlu Atiye’yi Marmaris Barlar Sokağı’na çevirdi valla. Önce eğlencesine karaoke yapılıyor zannettik ama iş uzayınca anladık gerçeği. Blush’ın yan komşusu Hardal’da arkadaşlarla yemek yemeye çalışmamızı kâbus haline döndüren eğlence, canlı müzikten sonra yüksek sesli bakkal müziğine döndü. Umarım bu geçici bir rahatsızlıktır, Atiye’nin havasını bozmaya gerek yok sanki.
OLAN BiTEN
- MICHAEL Jackson’ın yeni albümü Xscape’in kutlaması ve Sony’nin yeni telefonu Xperia Z2’nin tanıtımı aynı partide yapıldı. Garajistanbul’daki partide Jacko şarkıları hepimize çok iyi gelirken sahneye popun kralı taklidiyle Atilla Taş’ın gelmesi biraz soğuk bir şaka oldu. Ama Allah’tan yeni telefon ve Xscape’deki şarkılar her şeyin önündeydi.
- SEYFİ Dursunoğlu, nam-ı diğer Huysuz Virjin. İkisine de sevgim ve saygım sonsuz. Sahnede yaptığı devrimleri ve rahatlığı günümüzün her şekilde kasan starlarına bakınca daha da iyi hissediliyor. Sanatı adına örnek alınması gereken bir sürü yönü varken şimdi bir de tüm mal varlığını Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne bağışladığını öğrenince örnek olarak alınma katsayısı tavan yaptı.
- ALTERNATİF kafasına bayıldığım Emir Yargın yeni single’ı “Kanka Olurduk Ölümüne” yi piyasaya çıkardı. Sözleri duyunca esprili bir şarkıyla karşı karşıya olduğumuzu düşündüm ama duygusu yüksek, elektroniği kıvamında bir şarkıyla karşılaştım. Birbirine benzer pop işlerden sıkılanlar için yararlı bir yapım.