Cem Yılmaz’ı kaç kez sahnede izledim hatırlamıyorum.

Kıbrıs’ta da kaç konser ve program izledim onu da hatırlamıyorum.

Ama ilk kez bir gösteri izleyecektim.

Bu yüzden bir günlüğüne Kıbrıs’ın yolunu tuttum.

Haliyle çoğumuzun aklına Kıbrıs deyince “Kumar” ve “Türk sanatçılarının sahneye çıkması” geliyor.

Bu kez farklı bir deneyim için Kıbrıs’a gidiyordum.

Peki değdi mi?

Mis oldu.

Öncelikle ilk kez Bafra bölgesine geçtim. Ne kadar güzel yemyeşilmiş olduğunu gördüm. Girne’ye göre çok farklı.

İkincisi ise Kıbrıs izleyicisinin yaşadığı deneyime şahit oldum.

Üçüncüsü de haliyle özlediğimiz Cem Yılmaz’ı izledim.

Kıbrıs turizmine yeni bir soluk kazandırmayı hedefleyen Concorde Luxury Resort’da ilk olarak Ata Demirer sahneye çıkmış.

İkinci de Cem Yılmaz oldu.

Cem Yılmaz “Diamond Elite Platinum Plus” ile Concorde Gösteri Merkezi’nde bin kişinin karşısındaydı. İkinci oyunu da 11 Mayıs’ta gerçekleştirecekmiş.

Ancak Kıbrıs izleyicisine tavsiyelerim var.

Gösteri saat 21.30’da dendiği halde hiç kimse yerine oturmuyor. Öyle kapıda bekleşiyor. Ya da salonda ayakta kendi aralarında sohbet ediyor.

Yani gösteriye alışık olmayan Kıbrıs izleyicisi ilk önce bu sorunu çözmeli.

Saatler 22.10’u geçiyor, ışıklar daha açık Cem Yılmaz artık sahneye çıkıp “Hadi başlıyoruz” tadında bir giriş yaptı.

Yani izleyiciyi salona çağırdı.

Ve on dakika içinde de gösteri başladı.

Tamam Cem Yılmaz genellikle gösteri öncesi, bu girişi yapar ve “Herkes oturdu mu?” diye kontrol edip oyuna giriş yapar.

Ve bu da oyunun bir parçasıdır.

Ama bu kez resmen izleyiciye anons niteliğindeydi.

Yani Kıbrıs izleyicisi bu sorunu acilen çözmeli.

Ve herkesin en merak ettiği konuya geleyim.

Cem Yılmaz’ın yeni oyunu nasıldı?

Oyundan sonra da çok kişi mesaj atıp bu soruyu yöneltti.

Öncelikle Cem Yılmaz her zamanki gibi iyiydi. Esprileri güzeldi ancak Kıbrıs izleyicisinin enerjisi düşüktü.

Ve haliyle bu enerji sahnedeki oyuncuya geçti.

Bu enerji yüzünden, Cem Yılmaz da yeteri kadar yükselemedi gibi geldi bana.

Tabii bu eleştiriyi sayısız kez Cem Yılmaz izlemiş ve çok güzel enerjiye sahip izleyici gören biri olarak söylüyorum.

Biraz daha heyecan ve coşku gerekiyordu.

Cem Yılmaz bu gösterisine de Tarkan ile başladı.

Şöyle bir giriş yaptı Cem Yılmaz ve: “Havalı çıkışlar gibi olmuyor benim çıkışlarım. Mesela müzisyen kardeşlerime çok özeniyorum. Mesela Tarkan konseri olsaydı bugün. Gencinden, yaşlısına, kadınından erkeğine, böyle buradan 'Kır zincirlerini' diyor adam oradan 'Hanım izin veriyor musun?' diyor ve gönülden gönüle bir akış yaşanıyor. Yani böyle bakışlarınla sevişen bir hal alıyor. Biz de bir şey yok. Yani bizim bitince belki.

Tarkan’ın böyle gösterişli bir kaynaşması var. Dünyayı Tarkan yönetsin isterim. (Burada Tarkan’ın dans figürlerini sergiliyor)

Tamam hareketler sözlerle biraz çelişiyor ama olsun. Şarkıya baksanıza “Dert babasıyım ya ben”

Dert babası mı?

Derdin ne acaba Tarkan?

Yollaaaa (Tarkan dansları ve figürleri ile şarkı söylüyor) Bizim böyle şeylerimiz yok işte.

Gülme ile ilgili sizi uzun zamandır serbest bıraktım bayağı ilerlediniz. Instagram story'ler, videolar.

Pusuda bekledim ve sizi kurtardım.

Biraz daha çıkmasaydım ağabeyimle, Zafer Algöz Kıbrıs’a turneye geliyorlardı..."

Diyerek devam etti gösterisine iki saat boyunca.

Gösteri de en çok Ozan Güven, Zafer Algöz, ağabeyi Can Yılmaz, babası, dayısı ve spor hocası Sami’den bahsetti.

Oğlu Kemal ile de anılarına yer verdi.

Oyunu bitirirken de, ilk deneyim heyecanı ile Kıbrıslılara veda etti.

OYUNDA AKLIMDA NE KALDI?

Klasik Cem Yılmaz gösterilerinde hiç bir espri kalmaz aklınızda.

Bu gösteri de bir şey değişmedi.

Sadece iki bölümü çok net hatırlıyorum.

Birincisi oyunun adı olan “Diamond Elite Platinum Plus”un açıklamasını yaptığı bölüm.

Ve “Plus”un açılımı.

Süperdi…

İkincisi ise Cem Yılmaz’ın ortaya karışık esprisi “little little into the middle” tadında bu gösterisinde de “Mezelerle doymayalım abi” oldu.

Sonuç olarak gidin, eğlenin, gülün ve iki saat kafanızı boşaltın.

Başka Cem Yılmaz’da yok unutmayın…

KIBRISTA BOL BOL GÖSTERİ

Otelin ve aynı zamanda bir inşaat firmasının sahibi olan Necati Yağcı ile bol bol sohbet ettik.

Genellikle otel sahiplerinin önceliği kumardır. Ancak Necati Bey’in “Bizim amacımız kumar değil. İnsanların aileleriyle gelip güzel programlar izleyip dinlenmesi, eğlenmesi” dedi.

Bu yüzden de büyük sahnesi olan bir tiyatro salonu yapmak en büyük hedefi olmuş. Bu anlamda Necati Bey’i kutluyorum. Sanata ekstra katkı sağladığı için. Kıbrıs’a harika bir salon kazandırmış.

Birçok tiyatro oyunu, gösterilen ve kongreler olacakmış. Şahane ellerine sağlık.