Geçenlerde bir araştırma yazısı okudum. Ve bu araştırmaya göre sosyal insanların yalan söylemesi antisosyal insanlara göre daha muhtemelmiş. Kimi zaman gerçeklik kaçınılmaz olduğu için de yalan söylermiş insanlar. Bakın "Gerçeklik kaçınılmaz olduğu için!!!" diyor.

Araştırmalar en nihayetinde fakat "Sosyal insanların yalan söylemesi" konusunu düşündüğüm zaman doğrular nitelikte "Evet" derken buldum kendimi. Peki bu sosyal insanlar neden yalan söylüyor olabilir;

-Kaybetmemek için.

-Cezalandırmak için.

-Korumak için.

-Tuhaf durumlardan sıyrılmak için.

-Utançtan kaçınmak için.

-Başkaları üzerinde güç kurmak için.

-Ortamını kaybetmemek için.

-Gücünü korumak için.

Diye uzayıp götürebiliriz.

Sonra etrafıma baktım. Evet olabilir. Ama antisosyal insanların da kendi açısından fazlasıyla yalanları olabilir. Yalan insanın en kuvvet aldığı dayanağı hele günümüzde. Ki sosyal medyada da onlarca yalan fotoğraf, video, açıklama görüyoruz zaten. Bence sosyal medya yüzünden "Yalan söylemem", "yalan söyleyemem" diyen kişi bile bu hastalığa tutulmuş durumda.

Benim meslek icabı biraz yalanı anlar ve hisseder bir yönüm olduğunu itiraf etmem gerek. Mesela;

-Yüz mimikleri.

-Hareketleri.

-Tavırları.

-Söylenmeleri ile anlayabilirim. Mesela magazin dünyasında da kim yalan söyler, söylemez çat diye söyleyebiliyorum. "E magazin dünyası yalansız olmaz" haliyle ama bu ciddi bir yalnızlıkta getirmiyor değil günün sonunda. Önceki gün söylediğim gibi "hayatımda konfor alanı oluşturmak için" daraltmak, küçülmek, azalmak ile uğraş vermekte olduğum şu günlerde tahmin etmediğim insanlarda yalana başvurunca iyiden iyiye araştırmalara hak verir buluyorum kendimi.

Şimdi diyeceksiniz ki, nereden geldi aklına bu konu?

1-Araştırmalar sebebi ile.

2-Etrafımda son zamanlarda aşırı derece yalan dönmesi sebebi ile.

Benim hayatta hep söylediğim bir şey vardır;

1-Bir insan bir kez yalan söyledi mi devamı gelir.

2-Güven ürkek bir kuşa benzer. Bir kez uçtu mu, geri döndürmekte epey zaman alır. Siz siz olun yalan söylerken iyice düşünün derim.

Sır saklama konusunda iki insan tipi

1-"Aramızda kalsın" denediğinde asla kimseye söylemeyen.

2-"Aramızda kalsın" dendiğinde, tanıdığı herkese söyleme ihtiyacını hisseden.

Ben birinci kategorideyim. Yani "Aramızda kalsın" dendiğinde öldürsen bir başkasına söylemem. O "Aramızda" kelimesi devreye girdikten sonra tamamdır benim için. Beni etrafımda da var elbet böyle kişiler. Hatta onlara "Aramızda kalsın" demene bile gerek yok.

İkinci kategoriden de pek çok tanıdığım var. Lakin onlara "Aramızda kalsın" türü cümleler yaramıyor. Ve o kişilere özellikle duyulmasını istediğim şeyleri söylerken önceden "Aramızda kalsın" diyorum ki duyulsun.

Yani kısa, net, kestirmeden. Direkt ve endirekt hemencecik söyleyiveriyorlar.

İşimi kolaylaştırıyorlar.

Yani şunu demek istiyorum; Aramızda kalmadığını biliyorum. Bir dost!!!

Dansöze para takmak boşanma sebebi mi?

Her gün bir yaşıma daha girdiğim bazı haberler okuyor, duyuyorum. En son Muğla'nın Bodrum ilçesinde dansöze para taktığı için eşinin boşanma davası açtığı adam, arabasına astığı pankartla eşinden özür dileyerek af etmesini istemiş. Dansöze para takan adam evli ve iki çocuk babası. Arkadaşları ile eğlenmek için bir mekana gidiyor ve iddiaya göre mekanda dansöze para takıyor. O anları da sosyal medyada arkadaşı paylaşıyor. Ve olanlar oluyor. Eşi de hemen gidip boşanma davası açıyor. Tövbe Allah'ım tövbe. Ya hiç mi işiniz yok. Gerçekten ben anlamıyorum bu durumu. Ne olacak yani taksa. Bu bizim yıllardır gece hayatının içinde olan bir durum. Hatta şimdiki nesil bilmez, hatırlamaz ama ekranlarda da bol bol dansöz olurdu. Yılbaşı gecesi dansöz çıksın da izlesek diye beklerdik. Sonra izler geçerdik. Yani koca bir evliliği bir dansöze bağlayacak kadar ciddi bir durum değil bana göre. Fakat şunu bir kez daha çok net anlıyorum ve söylüyorum ki, sosyal medya tehlikeli bir şey arkadaş. Eskiden yoktu ve hayatımız çok ama çok daha güzeldi. Samimiydi, gerçekti. Kimselerinde böyle düşünceleri ve zihniyetleri yoktu. Sosyal medya sonrasında tuhaf tuhaf şeyler oluştu. Bu da onlardan biri bana göre.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR