Bizim ülke insanının bazıları bu sosyal medya olayını çözemedi ya da kaldıramadı.

Korkunç çirkin bir linç kültürü oluştu; daha da artarak çoğalıyor.

Hatta birilerine bir saldırı varsa birçok kişi, konudan bihaber, oturdukları yerde başlıyor saydırmaya Allah ne verdiyse.

Bunları yazarken de eğleniyorlar sanırım.

Ama bu eğlence değil vicdansızlık, çirkinlik.

Ahlaksızlık.

Önceki gün Merve Özbey’i isyan ederken gördüm.

Ki bu konularda en son isyan edecek ünlülerden biri.

Şarkısını söyler evine gider. Şarkı söylemekten başka bir derdi, isteği yok.

Zaten bu fotoğrafta gördüğünüz mesajı da yayınladı.

Yani insanların fotoğrafının altına neler yazdığını gösterdi.

Mesela “Yüzüne tiner dökeceksin, insan içine çıkamayacak” ne demek? Hava_0404 kullanıcısı yazmış. Üstelik bir kadın.

“Ecelinle ölmezsin de kazaya kurban gidersin inşallah” ne demek mesela! Bunu normal bir insan evladı söyleyebilir mi hiç tanımadığı kişiye. Bunu da viniter01 kullanıcısı yazmış.

Allah bu kişileri dünyaya getiren, büyüten, yetiştiren anne ve babaya sabır versin diyeceğim ama nasıl insanlar yetiştirmişler.

Bu tarz cümleleri gerçekten bir insan nasıl düşünür ya da söyler. Gerçekten çok üzülüyorum.

Bu kadar mı nefret ve kötülük çoğaldı?

Merve Özbey’e “Ne oldu da böyle oldu?” diye sordum ki, aslında olan şeyin de önemi yoktu.

Sadece merak ettim.

Sonuçta bir insan ne yapmış olabilir hiç tanımadığı insanlardan bu cümleleri duyacak kadar.

Merve de “Bir hayran bana ulaşamamış galiba. O başlamış yazmaya peşi gelmiş” dedi.

Pes diyor başka da bir şey demiyorum.

Bir zamanlar ünlü isimler ulaşılmazdı ki hala Tarkan, Türkan Şoray gibi isimler ulaşılmazdır. Demek ki, gerçekten onlar en doğrusunu yapıyor.

Sosyal medya da ulaşılabilir olmak, herkese anında yanıt vermek iyi bir şey değil. İnsanları böyle deliye çevirdi.

Çirkinleştirdi.

Had bilmez yaptı.

Hakan Peker’in gençliği

Geçen hafta bir günlüğüne Alaçatı’ya gelen Hakan Peker’i uzun süredir görmüyordum.

Her zamanki gibi gram çökme, yaşlanma, bıkkınlık, mutsuzluk yok.

Maşallah.

Ben de eski dostuma “Helal” dedim.

Arkasından güzel bir “Maşallah” çektim.

Sadece ben mi?

Hakan hangi ortama girse herkes aynı konuyu konuşuyor. Herkesin dilinde “Adam yaşlanmıyor” oluyor.

Tanıyan, tanımayan masalarda fısır fısır konuşmaya başlıyor.

Gördüğüm ve tanıdığım kadarıyla Hakan Peker:

-Kendine iyi bakıyor.

-Hareket ediyor.

-18.00’dan sonra yemek yemiyor.

-Mutsuz olduğu ortamlardan anında kaçıyor.

-Uykusuna dikkat ediyor.

-Dedikodu yapmıyor.

-Kötü enerji veren hiç kimse ile görüşmüyor.

Daha ne olsun!

Bir insanı en çok mutsuzluk, kötü enerjisi olan insanlar yaşlandırır.

Etrafınızda kötü enerjisi olan insanlara şöyle bir bakın. Enerjinizi emerler.

Tabii yeme-içme de çok önemli. Ne kadar etrafında kötü insan barındırırsan istersen yeme-içmene dikkat et spor yap olmaz…

Unutmadan: Hatan Peker’in “Asil” adını verdiği albümü de çıktı. Dinler dinlemez yorumlayacağım.

“Henüz sadece bir yaşındayım"

Bu cümleyi kim kuruyor biliyor musunuz? Dünyaca ünlü star Celine Dion.

51 yaşındaki star “51’imde hayata yeniden başlıyormuş gibi hissediyorum. Yani sanırım bu durumda henüz bir yaşındayım” diyor.

Hadi bakalım.

Artık yaşlanmak yok.

Eskiden 50’li, 60’lı yaşlar çok ama çok yaşlı gelir hatta “İş bitmiş” denirdi.

Artık 50’lerine giren kişilerin “Hayata yeni başlıyorum” cümleleri kurduğuna hepimiz şahidiz.

Celine Dion gibi çok örnek var.

Mesela 50’sine girmeye hazırlanan Jennifer Lopez’e yaşlı diyebilir misiniz?

Bizim ülkemizde de böyle çok fazla örnek var.

Kısacası kendisine iyi bakana yaşlanmak yok!