Yeni nesil pek bilmez ama bir döneme damgasını vuran gazinolar vardı.


Pek güzeldi.


Pek ihtişamlıydı.


Pek havalıydı.


Şimdilerde yok tabii o ihtişamlı gazinolar.


Bir tek “Yeni Bi Fest” açık hava gazinosu yapıyor.


Ve bunu da geleneksel hale getirmeye çalışıyor.


Aslında “Çalışıyor” demek yanlış olur getirdi bile. Müdavimleri oluştu. İnsanlar bu gazinonun yapılacağı tarihi iple çekiyor.


Bu sene altıncısı düzenlendi.


Ve ilk kez İzmir’de yapıldı.


Ben de müdavimlerinden biri olduğumu söyleyebilirim ve iki senedir de gidemiyordum. Bu sene fırsatı yarattım ve koştum İzmir’e.


Çünkü hem İzmir’de muhteşem Körfez manzarası eşliğinde ilk kez gerçekleşecekti hem de bu sene kadrosa Sıla ve Gökhan Tepe vardı.


Daha ne olsun.


O yüzden de 24 saatliğine İzmir’de harika anlar yaşadım.


İzmir Arena’da en büyük açık hava gazinosuna şahit oldum.


Sıla’da, Gökhan Tepe’de o gazino duygusunun içine öyle güzel girmişler ki, izleyiciyi de uçurdular adeta.


Bir ara Arena’da en arkaya bakmaya çalıştım kalabalıktan göremedim.


Özellikle Sıla’nın “Sallasana sallasana mendilini” sözlerini söylerken herkesin aynı anda ayakta mendilini sallamasına şahit oldum.


Gerçekten muhteşemdi.


İnsanların keyfi yerindeydi.


Körfez manzarası, Sıla ve Gökhan Tepe’nin yorumları, repertuarları şahaneydi.


Kısacası yaz biterken akıllarda güzel görüntüler, damaklarda keyifli anlar kaldı geride.

Sevgilisi en önden izledi

Malumunuz Sıla’nın son günlerde şef Hazar Amani ile güzel bir aşk yaşadığı ortada.


Gözlerinin içi parlıyor.


Ki, önceki gün sahnede bile bu fark ediliyor.


Yakın dostlarına acayip mutlu olduğunu sık sık dile getiriyor.


Çok fazla görünmüyor ikili ama önceki gün Hazar Amani, Sıla’yı açık hava gazinosu’nda en ön sırada izleyenler arasındaydı.


Keyfi de yerindeydi.


Konser bitmeye yakın yerinden sessizce kalkıp arka kulise doğru hareket etti.


Ama kendisiyle fotoğraf çektirmek isteyenleri de kırmadı.

Bravo Esra

Benim bir çocuğum yok. Anne değilim ama toplumumuzda bazı anne ve babaların çocuklarına ne kadar yanlış ve eksik davrandığını gözlemleyebiliyorum.


İyi bir gözlemciyimdir.


Zaman zaman da gözlemlediklerimi sizlerle paylaşıyorum. Tabii anne ve babalar bana “Senin de çocuğun olsun anlarsın” diye sitem ediyor ama bu öyle bir şey değil hanımlar, beyler.


Dünyaya bir birey getiriyorsanız önceden bazı şeyleri planlamanız gerekiyor.


Düşünmeniz ve onu topluma hazırlar bir şekilde yetiştirmeniz gerekiyor.


Yani sizin ona söylediklerinizden çok sizin gün içinde davranışlarınızda çok ama çok önemli.


Bu artık bilinen kocaman bir gerçek.


Yani anne ve babalar ne yaparsa onu uyguluyor aslında çocuklar.


İşte Esra Erol bunu çözmüş annelerden.


Bir haftadır “Çocukların söylediklerimizi değil de davranışlarımızı örnek aldığını düşünerek her gün 30 dakika kitap kulübü kurduk. Beraber kitap okuyacağız” diyerek paylaşımlar yapıyor her gün.


Bunu özellikle sosyal medyadan paylaşması da harika.


Çünkü Esra’nın bu paylaşımı sonrasında etkilenen on anne-baba olsa ne ala.


Sonra olur elli anne ve baba.


Daha ne olsun mis.


Böyle böyle birilerine yol göstermek.


Hadi eskiden büyüklerimiz “Ah çocuğum dünyaya gelen büyür. Sen doğur gitsin” cümlesi var ya.


Artık öyle bir şey yok.


Çocuklarla her daim ilgilenmek gerekiyor.


Her daim ama.


Bıkmadan, usanmadan, daralmadan, sıkılmadan.


O yüzden de kocaman bir Bravo Esra.


Devam.




İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR