İrem Derici korona olduğunu açıkladı. Açıkladığı günden iki gün önce de yeni şarkısı “Senin Hastan” görücüye çıkmıştı.
Kimileri “Reklam yapıyor?” diye yazmış.
Vallahi pes!
Gerçekten pes.
İnsanlık yok oldu, bitti, kül oldu.
Ruh hastası olmuş millet.
Hele ki, “Korona oldum” diye insan reklam mı yapar Allah aşkına.
Korona olduğunu saklayanı çok duydum da reklam yapanı hiç duymadım mesela.
Çok var korona olduğunu saklayan. Kimselere söylemeyen.
Siz onlara laf edin asıl. Milletin hayatını riske atıyorlar.
Gerçekten ben böyle zavallıları görünce aklıma, şu iki cümle geliyor:
-Kişinin fikri neyse, zikri de odur.
-Kişi karşısındakini de kendi gibi bilirmiş?
Bu kişilere bir an önce akıl, fikir, beyin, ahlak diliyorum.
Yasta çıkan, hastalıktan da çıkar İrem
Bu arada şarkının reklama da ihtiyacı yok ayrı ama olsun ben de iki çift laf edeceğim.
Çünkü bu şarkı yol alır. Çünkü dile dolanıyor, akıllarda kalıyor, tam da özlenen 90’lardaki şarkılar gibi.
Sözlerini Ayla Çelik yazmış. Ki bu şarkıyı aylar önce ilk dinlediğimde de bayılmıştım.
İrem’in sesine de cuk oturmuş.
İspanyol ezgileri müthiş.
Ayrıca şu pandemi döneminde, çalışan, üreten bir şeyler yapmaya çalışan, kim olursa olsun ayakta alkışlıyorum gerçekten.
Çünkü çok zor zamanlardan geçiyoruz maddi-manevi.
Bu yüzdendir ki, “Senin Hastan” şarkısında söyleyen, yazan, çizen, çalan kim varsa ellerine sağlık.
Azmine sağlık
İbrahim Tatlıses’i nasıl bilirdiniz?
-Kadına şiddeti seven.
-Tek değil çoklu ilişkiyi tercih eden.
-Egosu yüksek.
-Mangal hastası.
-Otel odasında dahi mangal yapmışlığı var.
-Hızlı yaşamı seven.
-Yerinde duramayan
Diye uzayıp giden bir listesi var elbet.
Neden bu listeyi yazdım.
“İbo Şov”u yeniden yapmaya cesaret eden İbrahim Tatlıses’i öveceğim de ondan.
Çünkü öven insanları kalaylıyor sosyal medya ahalisi.
Neden kalaylıyor?
“İşte kadına şiddet göstermiş”, “İşte öyleymiş”, ”İşte böyleymiş” diyorlar da diyorlar.
Hepsine kabul.
Ki zaten İbrahim Tatlıses’in özel hayatında yaptığı hiçbir şeyi tasvip etmiyorum o ayrı.
Ama şimdi bu şov çok ayrı bir iş.
Bir kere 9,5 yıl aradan sonra şarkı söylemek.
Yeniden insanların karşısına çıkmak.
Hele ki, İbrahim Tatlıses’in “ego”sunda olan bir kişi için hiç kolay değil.
Bir insan olarak bunu düşünmemek, saygı göstermemek, alkışlamamak olmaz.
Bu sektör kurtlar sofrası.
Ateşten çember.
Yıllar sonra tüm eleştirilerin kucağına kendisini atmak müthiş iş.
Bir de sesini konuşturdu ki, tamam.
Global Yapım ve Polat Yağcı’nın girişimi ile gerçekleşen şovda bir de bir sürü insan ekmek parası kazanıyor.
Pandemi döneminde yapılan her şeye saygım var. Şu zor zamanlarda çok önemli hamleler bunlar.
Ayrıca yıllardır İbrahim Tatlıses’den para kazanmaya alışkın bir ekip için zorlu yıllar.
Bu yüzdendir ki, uzun soluklu olur inşallah böyle işler. Ve daha da çoğalır inşallah.
Ekranlarda sürekli dizi tekrarlarını görmektense, müzik eğlence programlarının yeniden hayat bulması şahane.
Haberleri izliyorum
-“Atari oyunu” cinayetle bitti.
-“Laf atma kavgası” cinayetle bitti.
-Müteahhit kurşun yağmuruna tutuldu.
-Damat, gelini tekme tokat dövdü.
-Minibüs şoförü iş arkadaşını “3 dakika erken geldin” dedi ve bıçakladı.
Diye uzayıp gidiyor.
Gerçekten Allah yardımcımız olsun…