Malumunuz Covid 19 illeti yüzünden artık yemek ya da kıyafet siparişi ile sınırlı değil dijital dünyası.

Artık dijital dünyasında konser, tiyatro, toplantılar, nişan, kız isteme merasimleri de gerçekleşiyor.

İste ya da isteme, diren ya da direnme.

Kabul et ya da etme.

Dijital dünya hayatımızın en merkezinde.

Artık maalesef bu dünyadan uzak kalamıyorsun. Ben de önceki gün Ziynet SaliSali konseri ile dalış yaptım dijital konser dünyasına.

Jojo sahnesinde Ziynet Sali şarkılarına eşlik ettim kendi evimde, kendi koltuğumda.

Diyeceksiniz ki, “Yahu konser salonda izlenir”

Tamam katılıyorum.

Haklısınız .

Konser dediğin salona gideceksiniz, sanatçıyı hissedeceksiniz, gerekirse göz göze geleceksin. Eller havaya yapacaksın.

Kalabalıkla o ana eşlik edeceksin.

E tamam da?

Tüm bunları yapamıyorsan?

Ne yapacaksın?

Yine de o havayı koklamak için katılacaksın.

Öyle ya da böyle.

Ekrandan ya da değil. Canlı canlı Jojo sahnesinde Ziynet Sali şarkılarına eşlik ettim evimin koltuğundan.

Pek güzeldi.

Çok güzeldi.

Ziynet heyecanlı ama çok formundaydı.

Gönül tabii ki orada canlı canlı şarkılara eşlik etmeyi isterdi ama olmadı, olamadı maalesef.

Böyle de güzel oldu.

Mis oldu, şahane oldu.

Siz de izleyin derim.

Hem müzik dünyasında ustalar içinde bir hareketlilik bir kazanç kapısı olur.

Siz de konserleri takip edin derim. Yılbaşı gecesi de birçok kişinin konseri var. Aklınızda olsun.

Ha bu arada.

Bir kahve, bir çay. Ya da alkollü bir şey. Ya da güzel bir masa donatın.

Öyle de konserlere eşlik edin.

Canınız ne isterse.

İster battaniye altında.

Keyfiniz bilir.

Başkası olma kendin ol abi

“Tarkan da bunu yaparsa”, “Ben de kendimi programla sen yapıyorum abi”, “Sesli güldüm bu ne ya”, “Sen de bizim gibi sıkılıyorsun galiba”, “Tarkan neden başkası olmaya çalışıyorsun o işleri biz fanilere bırak”, “Başkası olma kendin ol abi”, “Tarkancığımın da canı sıkılıyor” diye uzayıp bitmeyen mesajlar var.

Neden?

Çünkü Tarkan’da sıkılıp sosyal medya üzerinden yapılan bir uygulamayı gerçekleştirdi. Yüzlerini ünlü bir ismin vücuduna monte edip yükleyenler kervanına katıldı. Ve kendini Brucu T yaptı.

Yani Brucu Lee’nin karakterine büründü.

Aman da aman.

Sen misin yapan?

Bu hafta etrafımda birçok kişi, “Tarkan’ın paylaşımını gördün mü?” dedi.

E gördüm elbet. Ne olacak!

Sonuçta Tarkan da bir insan.

Tamam memleketin starı.

Ama sıkılamaz mı?

Starlar sıkılmaz mı?

İster inanın ister inanmayın.

Tarkan da sıkılıyor.

Tarkan da uyuyor.

Tarkan da acıkıyor ve hatta sizler gibi tuvalete gidiyor.

Ünlü diye bunları yapamaz mı kardeşim.

Eğlenmiş adam işte. Oh mis.

Onun gibi sürekli stüdyo, konserler, seyahatler arası mekik dokuyan bir insan sıkılmasın herkesten daha normal inanın.

Allah aşkına ne yapsın adam.

Kim olursa olsun dayanamaz bu duruma.

Sonuçta günlerdir, hatta aylardır evdeyiz. Özgürce seyahat edemiyoruz.

Kolayca istediğimiz yerlere gidemiyoruz.

Şehirler arasını bırak kolayca şehrin içinde istediğimiz bir yere elimizi kolumuzu sallayarak giremiyoruz bile.

Yok ateşin ölçülüyor, yok HES kodu isteniyor.

Yok maskesiz olmuyor.

Kolay mı?

Bunun Tarkan’ı, Ahmet’i, Mehmet’i, Ayşe’si, Fatma’sı yok artık.

Zengini, ünlüsü, ünsüzü, okumuşu, okumamışı yok.

Bu durumda hiç kimse normal değil. Hatta normal paylaşımlar dahi yapamıyor.

Ki nasıl yapsın?

Bırakın kasmayı.

Bırakın canınız ne istiyorsa onu yapın. Kimin canı ne istiyorsa öyle davransın.

Artık zaman o zaman.

Bundan sonra

-Başkasını mutlu etmek için uğraşma.

-Başkası adına yaşama.

-Başkası ne der diye düşünme.

-Hayır demeyi öğren.

-Seni sevmeyenin, sana değer vermeyenin yanında durma.

-Sana şiddet gösterenin yanında bir saniye bile durma.

-Ailenden başkasına güvenme.

-Sevmediğin bir işi yapma.

-Sevmediğin ortamlarda durma.

-Aşırı düşünme.

-Farklı olmaktan çekinme.

-Geçmişe takılıp kalma.

-Başkası için hayatını heba etme.