En son boşanırken sürekli kavga eden ünlü çiftlerimiz için, "Dertleri çocuk değil, dertleri para-pul, mal-mülk" diye yazmıştı. İşte buyurun. Mutlu evliliğin sırrı da; "Ortak hesap" olarak ortaya çıkmış.
Yani ortaksanız mutlusunuz. Çözüm bu.
Ben demiyorum, önceki gün Show Haber'de Pınar Erbaş'ın sunduğu haberleri izliyorum. "Mutlu evliliğin sırrı ortak banka hesabıymış" diye bir habere denk geldim. Meğer İsveç Stockholm Üniversitesi'nin 20 ila 80 yaş arasında 10 bin kadın ve erkek arasında yaptığı bir araştırma üzerine "Evlilikte mutlu olmak istiyorsanız ortak olun" sonucu çıkmış.
E evlenirken, "İyi günde, kötü günde, hastalıkta, sağlıkta" diye imza atıyorsun. E hesaplarda ortak oluverdiniz öyle değil mi? Sonrasında kavga etmemiş olursunuz işte boşanırken.
Bu arada bizim insanımız bu durumdan pek memnun kalmamış elbet.
Sokağa çıkılmış. Kadına, erkeğe herkese sorulmuş.
Yüzde 90 pek memnun kalmadı bu durumdan.
Bir hanım ise, "Orada yapılan anket bize uymaz" dedi.
Yani sadece erkekler değil, kadınlarda mutlu olmadı genele vurursak bu ortak hesap mevzusundan.
Yani evli insanlar boşanırken ne istiyor ben çözebilmiş değilim. Hadi "Ortak hesap" mevzusuna erkek mutlu olmadı da kadın neden olmadı.
Ben öyle izledim izledim boş boş baktım. Ve yine kavgalar devam edecek belli ki, bu testler bizi anlatmıyor. Nokta dedim kapattım çenemi.
Yeni sene gelirken
-Dön ve geriye bak bu yıl sana neler kattı.
-Dön ve geriye bak bu yıl neler öğrendin. -Dön ve geriye uzun uzun bak. Kimler sana zarar verdi. Kimlerden kazık yedin, kimler seni üzdü. -Dön ve geriye bak bakalım; Onlar mı sana yaptı, sen mi izin verdin. Ve yine; -Hatta, "Bu sene de bir sorun vardı. Seneye daha iyi olacak" deme. Önce kendini değiştir. Sen kendini değiştirirken olmazlar olur. Sen kendini geliştirirsen ne istediğini anlatabilirsen istediğin olur. Sen kendini yenilersen yeni sene daha iyi gelir. Ve unutma kimse sana bir şey yapamaz. Sen sadece kendine zarar verebilirsin. Unutma... Yılbaşı ağacı Yine geldik bir "Yılbaşı Ağacı", "Noel Baba" kavgalarına. Vay efendim o ağaç neden buraya kurulmuş. Vay efendim o Noel Baba neden burada duruyormuş. Vay efendim yılbaşı kutlamayınızmış.Her yıl. Her Aralık ayında. Her sene bu dönemde klasik mevzular. Şimdi de bu klasik mevzuların startını kadının biri verdi. Bir AVM'ye gidiyor. O ağaç orada duramazmış. Oradan kaldırılmalıymış. Ne işi varmış o ağacın orada. Ağaç ile kavga ediyor. Renkli, süslü, ışıkları yanan bir ağaç. Kimsenin o ağaç önünde oturup tapındığı yok. Ama kadının biri "Kaldırılsın" diye bağırıyor. Yeter artık uğraşmayın böyle saçma sapan şeylerle. İnsanların sinirini bozmayın böyle saçma şeylerle. Zaten sinirler yay gibi gergin. Siz evinize kurmayın efendim. O AVM'ye her türlü inancı olan insan giriş yapıyor. O AVM sizin eviniz değil ki!!! Arap, Fransız, Alman, Musevi, Hristiyan, Müslüman. Yüzlerce kişi girip, çıkıyor AVM'ye. Sen "Ağaç" diyorsun. E ama "Turist gelsin, döviz bıraksın" işinize geliyor. Ama onların bayramlarına, kutlamalarına saygı gösterme. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu. Bi susun Allah aşkına bi susun. Yetti gerçekten. Sizi bilmem de ben çok sıkıldım bu tip insanlardan. Ve bu ülkede artık böyle saçmalıkların haber olmasına da son derece karşıyım. Bunları konuşmaya bile değmez. Adını bile anmaya değmez. Bu da son olsun. İstediğiniz kadar sinirlenin. Ama unutmayın bu ülkede birçok dine mensup insanlar yaşıyor yıllardır kardeş kardeş. Öyle de yaşamaya devam edeceğiz. Saygı, sevgi, hoşgörü ile...