"Mahsun Kırmızıgül'ün şarkı söylenmesi engellendi" haberini ilk Habertürk'te Hakan Yağcı imzasıyla okurken, "Ah bu ses sorunu, vah bu ses sorunu" diye diye söylendim.

Haberde şöyle yazıyordu; polis 16 yıl sonra sahneye çıkan Mahsun Kırmızıgül'ün canlı müzik yapmasını engellemiş ve müziği kapatmış.

Ve haliyle Mahsun da, profesyonel bir sanatçı olarak sahneyi terk etmemiş. Çıkmış sahneye mikrofonsuz şarkılarını seslendirip bir de kendisini dinlemeye gelen hayranlarına, "Bu akşam hiçbirinizden ücret alınmayacak, hepiniz bizim misafirimizsiniz." demiş.

Şimdi şöyle bir olaya uzaktan bakınca;

1-Polis Mahsun Kırmızıgül'ün 16 yıl aradan sonra sahneye çıkmasını bilmek zorunda değil. Belli ki, mekan hem sanatçıyı, hem de o mekanı dolduranları zor durumda bırakmış. Belki izinlerini tam almamış. Polis bir noktada görevini yapıyor. Ancak tavır tabii ki bu değil, daha başka olmalıydı. Belki sabahtan haber verilmeliydi. Ya da izinler tam olarak kontrol edilmeliydi. Eğer sorun tamamen ruhsatla ilgiliyse.

2-Mahsun Kırmızıgül, tabii "Ben böyle sahneye çıkmam" diyerek çıkmama hakkına sahipti. Ama sahneye çıkması ayrıca hesap aldırmaması çok güzel hareket. Hem mekanın, hem kendisini dinlemeye gelenleri zor durumda bırakmamış. Ve müzik sorununa çok ciddi dikkat çekmiş. Sadece şarkı söyleyerek tepkisini dile getirmiş.

3-Buradaki en haklı olanlar o mekanı dolduran insanlar. Öncelikle hayran olduğu kişiyi dinlemeye geliyor. Ve tatilde planı alt üst oluyor. Müşteri bu tip sorunlara tahammül etmek zorunda değil. Hatta hesap da ödemek zorunda değil. Mahsun Kırmızıgül çok güzel olayı toparlamış.

Buradaki en büyük ve kocaman tebrik Mahsun Kırmızıgül'e elbet. Ancak acilen müzik sorununun çözülmesi gerekiyor. Geçen gün de Sefa "Saat 00:30 bizi sahneden indirdiler" diyerek sosyal medyasından tepki verdi.

Müzik yasağı 01:00 olarak belirlenmişken neden erken indiriliyor. Ve memlekette o kadar sorun varken, neden sadece bu eğlence kısmıyla ilgilenir. Ve tam da tatilin başladığı, iki yıl sonra pandemiden kurtulmuşken bu kuralın biraz da gevşetilmesi ve yeniden şekillenmesi gerektiğini sık sık yazıyor ve dile getiriyorum.

Çünkü bu günden güne daha da büyük sorunlara yol açacaktır.

Biz de eğlenmek isterdik inanın

10 gündür Alaçatı'dayım.

Müzik konusunda gözlemimi dil getiriyorum. Polis adeta müzik avına çıkmış durumda. Saatler 01:00'ı bir dakika geçsin mekanların kapısında belirip ceza kesiyor.

Tabii gelen görevlinin hiçbir suçu yok. Emir kulu hepsi. Haklı olarak verilen emri yerine getiriyorlar. Kalabalık bir genç gurubu, yine kalabalık bir polis gurubuna, "Eğlenmek suç mu? Genciz ve eğlenmek istiyoruz. Yeter bizi rahat bırakın" diye söyledi. Polisler, "Biz de eğlenmek isterdik inanın. Ama böyle emir geldi. Ne yapabiliriz" dedi.

Ve polislere bağıran genç topluluğu sustu!!!

Geldiğimiz nokta şudur ki!!!

Para kazanmaya çalışan da, eğlenmeye çalışan da, görevini yapmaya çalışan da bıktı bu sorundan.

Düşünün ki, yangında, zelzelede, depremde, şehitlerimizde bu ülkede ilk müzik susuyor. Yeme-içme sektörü etkileniyor ki olması gereken bu. Ancak bu sektörde çok ciddi bir çalışan var. Para kazanan, evine ekmek parası götürmek zorunda olan insan var.

Sık sık yazıyorum, bir kez daha söyleyeceğim. Müzik sorunun eşit dağılım göstermesi gerekiyor. Ruhsatların yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor.

Bu durumda tatilciler

Tabii bazı tatilciler, müzik olmasın, kitap okuyalım, dinlenelim düşüncesinde. Ki kendi isteklerinde çok haklılar elbet. Ancak bazı tatilciler de çoğunluk olarak eğlenmek istiyor. Sadece güneş-kum-deniz yetmiyor. Beach'te bile eğlenme kafasında. Hatta sabahlara kadar müziği susmasını istemiyor. Pandemi döneminde iki yıl evlerde kapanıldığını göz önünde bulundurursak ve şu anda yapılan her açık hava konserinin tıklım tıklım olduğunu göz önünde bulundurursak insanlar streslerini atmak istiyor. Tatilciler isyanda. Ve sürekli; -Ne yapalım yurt dışına mı çıkalım? -Ne yapalım kendi ülkemizde eğlenmeyelim mi? -Ne yapalım kaçalım mı? -Ne yapalım sevdiğimiz ünlü isimleri dinlemeyelim mi? Diye diye söyleniyor. Esnaf ise dertli. Çoğu insan, "Almanya'dan tatilciler arıyor. 'Hala müzik yasağı var mı? Ona göre geleceğiz. Yoksa rezervasyonları iptal edeceğiz' diye soruyorlar" diyor. Anlayacağınız bu müzik sorununa kesin bir karar alınmasa bu yaz daha çok bu haberleri görür, duyar ve konuşuruz.