Bakın çok enteresan bir dönemden geçiyoruz. Belki de büyük bir sınavdan.

Tam "Bitti, yaralarımızı saracağız" derken dün Hatay'da iki büyük deprem daha oldu. Ki biz daha iki hafta önce yaşadığımız şoku atlamadık. Kendimize gelemedik. Normale dönemedik, dönmeye çalışamıyoruz bile. Yaramızın kabuğu çok taze. Fakat;

-Siyasiler kavgaya tutuştu.

-Müteahhitler kaçmaya başladı.

-Vicdansızlar, evsiz, barksız kalan depremzedelere bir çorbayı çok görüp fahiş fiyatla satmaya çalıştı.

-Hasarlı evlere girip, insanların malına göz diken yağmacılar baş gösterdi.

-Daha evladına, anasına, babasına, bacısına, abisine kavuşamayan insanların gözyaşı dinmemişken birbirine giren insanlar kol gezmeye başladı.

-Depremde canlarımızı kurtarmaya çalışan kedi ve köpekleri zehirleyen şerefsizler yine çıktı meydana.

-"Yok sen yardım yaptın, yok ben yardım yaptım" diye birileri çetele tutmaya başladı.

Diye uzayıp giden bir liste yine baş köşede.

Fakat, lakin artık biraz dursak mı? Şimdi sadece odaklanmamız gereken tek şey "İyilik" hanımlar-beyler. Şu anda gerçekten birlik olma zamanı. Kötülük değil, iyilik yapma zamanı. Saldırma değil, birleşme zamanı. Çocukları, hayvanları, doğayı koruma kollama zamanı.

Tam da şu an böyle büyük bir sınavdan geçerken kötülük değil, iyilik kazanacak.

Bunu görmeniz için daha ne kadar kötü bir olay yaşamamız ya da büyük bir felaket olması gerekiyor.

Vicdansız

İşleri güçleri yok. Deprem olmuş. Kayıplarımız çok büyük. Canlarımız gitmiş. Hala enkaz altında cenazeler var. Birileri kalkmış kedi-köpek zehirliyor. Allah akıl fikir versin. Allah vicdan versin. A be sevgisiz canavarlar. Siz bugün kedi-köpek öldürürseniz yarın insana ne yapmazsınız. Bağdat Caddesi, Caddebostan, Çiftehavuzlar sahil, Göztepe Özgürlük Parkı civarında tüm yemeklere fare zehri koymuş vicdansızlar. Canlarımız öldürüyorlar. Yahu kediler enkazda canların yaşadığını anlatabilmek için neler yaptı. Köpekler enkazda canlı insan olduğunu göstermek için arama, kurtarma ekipleri ile çalıştı. Patileri kesildi ama onlar yılmadı. Siz kalkıp bu canları öldürüyorsunuz. Gerçekten insan değilsiniz. Gerçekten bu dünyada sizinle aynı havayı soluduğum için utanıyorum. Ve sizlerden iğreniyorum. Her gün tekrarla -Unutma. -Unutturma. -Unutmayalım. -Unutulmasına izin verme. -Unutursak o geceler daha da karanlık olacak. -Unutursak o betonların altı daha da soğuk olacak. -Unutursak çok aile dağılacak. -Unutursak çocuk anasız-babasız, analar, babalar çocuksuz kalacak. -Unutursak çok yuva yıkılacak. -Unutursak daha çok kez enkaz altında kalacağız. Unutma, unutma, unutma... Unutturma, unutturma, unutturma...

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR