Pek çok ünlü davanın avukatı Ayşegül Mermer yaşadıklarından yola çıkarak yazdığı kitabına ‘Ayrılırken Tanışalım’ adını verdi.

Mermer, insanların gerçek niyet ve karakterlerinin boşanma sürecinde ortaya çıktığını örneklerle anlattığı kitabında, ayrılık sürecinde en büyük hasarı çocukların gördüğünün altını çiziyor.

‘Ayrılırken Tanışalım’ için, ‘bir kadın avukatın kaleminden aile içi şiddetin gerçek yüzü’ tanımını kullanan Mermer, kitabının tüm gelirini sokak hayvanlarına bağışlayacak.

Meğer insan bilmediğini sevmiyormuş

Önceki hafta Erzurum Palandöken’de Sway Otel’in sezon açılış daveti vardı. Davete katılanların çoğu kayakçı.

Otelin 14 kilometrelik pistinde gece gündüz kaydılar. Laf olsun diye ‘gece-gündüz’ demedim, ışıklandırmalarla bölgede gece de kayak yapılmasına da imkan tanınıyor.

Bugüne kadar hiç kayak yapmadığım için ya otelin içinde şömine başında vakit geçirdim ya da Ejder 3200’de yani kayak merkezindeki restoranda oturup etrafı izledim.

Oralara kadar gidip niye kayak yapmıyorsun derseniz, kayak benim için teferruatlı biraz da riskli bir spor. O yüzden sevmem.

Ancak geçen hafta sonu her şey değişti.

KRİSTAL TAŞLI KAYAK MI!

Erzurum’dan sonra rotamız Bolu. Bu kez Kartalkaya Kaya Palazzo Otel kış sezonunu açıyor.

Ben yine sıcacık şömine başı hayali kurarken ve kayakçılar Nazlı, Narin, Nazar gibi son derece değişik isimli pistlerde vızır vızır tur atarken Kaya Otelleri Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sami Türkay, otelden çıkıp kayak öğrenmem için ısrar etti.

Üstelik de bunu kristal taşlı kayaklarla yapmamı istedi. Yok artık!

Kristal taşlı mikrofonu, nota sehpasını filan gördük de, kayak takımı olur mu?


Olurmuş…

Niye? Orası belli değil; seviyoruz ışıltı…

BÜLENT ERSOY GİBİYİM

Kaya Kayak Okulu eğitmenleri ile bir Bülent Ersoy edasıyla çıktım piste. Eğitmen, “Karşıya bak, kafanı öne eğme” diyor da ben gözümü parıl parıl parıldayan kayaklarımdan alamıyorum ki…

Bu arada, bir saat içinde kayak yapmayı kavradım, ikinci saatte pistten aşağı eğitmen desteksiz kayabiliyordum.

Müthiş bir keyifmiş. Bu da bana ders oldu.

İnsan, bilmediğini sevmiyor. Kitap okumayı sevmem diyenlerin çoğu mesela, hayatında hiç kitap okumamış insanlar.

Bundan böyle bilmediğimi sevmiyorum sanmak yerine önce öğrenmeye karar verdim. Ve sonra sevip sevmediğimi anlamaya…

Şener Şen fırsatı

Şener Şen 1978’de oynadığı ‘Zengin Mutfağı’ ile yıllar sonra yeniden tiyatro izleyicisiyle buluştu.

1970 işçi hareketinin yaşandığı dönemde bir zengin mutfağında aşçılık yapan Lütfi Usta olarak izleyenleri kendisine hayran bırakan Şen’e oyunda, Kutay Sandıkçı, Gizem Ergün, Onay Kaya ve Uğur Arda Başkan eşlik ediyor.

Ataşehir’de yeni yerinde açılan DasDas’da sahnelenen ‘Zengin Mutfağı’ benim gibi Şener Şen’i tiyatroda daha önce hiç izlememiş olanlar için büyük fırsat.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR